İş Hayatında Beden Dili - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

İş Hayatında Beden Dili


hascence
Üye

Toplam 1122 yazı
13/04/2005 :  18:19:36   Yazarın websitesini ziyaret et Website  Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


İş hayatında beden dilini etkili kullanabilmek için öncelikle şu noktalara dikkat etmek gerekiyor;

İş hayatı yaşamımızın önemli bir parçasıdır. Evlerimizden daha fazla zamanı iş yerlerimizde geçiriyoruz. Bu açıdan iş hayatında iletişimin iyi olması bizim duygusal ergonomimiz açısından önemlidir. İyi ilişkiler kuramadığımız ortamlarda kendimizi iyi hissetmeyiz. İş yerinde beden dili kullanımında ilişkiler mesafemize dikkat etmemizde yarar var. Bu şu anlama geliyor. Hepimizin görünmez sınırları vardır: Özel sınır, sosyal sınır, genel sınır gibi… İletişimde olduğumuz insanlara hangi mesafede yaklaşacağımıza dikkat etmemizde yarar var. Yani sınır ihlalleri hassas bir konudur. Buna bağlı olarak iletişimde olduğumuz kişilerle dokunarak konuşup konuşmama, gözlerine bakış süremiz de önemli sınırsal kurallardandır.

İş görüşmelerinde / toplantılarda karşı tarafa sinir, strese ve benzeri duyguları yansıtmamak için kişinin neler yapması ve ne tür davranışlar geliştirmesi konusunda şunlar önerilir.

Hepimiz iletişim sırasında karşı tarafta yarattığımız, yaratacağımız etkinin sorumluluğunu almak durumundayızdır. İnsanlar takdir edilmeyi, değerli olduğunu hissetmeyi ve varlığının tanınmasını isterler. Bunlardan birini hissetmeyince iletişim zarar görür. Görüşmeler, toplantılar sırasında karşımızdaki insanı dinlememek, bakışlarını konuşan insanın dışındaki şeylere yönlendirmek, başka şeylerle ilgilenmek karşımızdaki insanın kendini değersiz hissetmesine neden olacaktır. Dinlemek önemli bir unsurdur. Uzakdoğu’da dinleyen kimse konum olarak konuşan kişiden daha üstün tutulur. Karşımızdaki konuşurken onu anladığımıza dair mimik ve jestlerle karşılık vermek karşımızdakine, konuşmasına verdiğimiz değeri ortaya koyar. Dinlemek ve onu destekleyen anlıyorum davranışları karşımızdakinin kendini rahat hissetmesini sağlar. Dinleme konumunda vücudun kendini kapamaması (kolların bağlanmaması) karşımızdakinin konuyu özgürce açıklamasında önemli bir mesajdır.

Karşınızdaki kişinin bu tür duygularını anlayabilmek için jestlerindeki şu noktalara özellikle dikkat edilmesi gerekiyor.

Bir Uzakdoğu atasözünde denir ki; “İnsanlara değer verdiğinizi onları dinleyerek gösterin…”
Dinleyen insan karşısındakine odaklanır. Bakışlarını başka yöne çevirmez. Gözlerini kaçırmaz. Gözleri ve kaşlarıyla ilgi mesajları verir. Kafasını sallar. Gülümseyerek ilgilendiğini, konuda olduğu mesajını verir. Gülümsemek iletişimdeki en kısa ve en net köprüdür.

İş görüşmelerinde adaylar mülakat yapan kişide iyi bir ilk izlenim oluşturabilmek için şunlara dikkat etmelilerdir.

İlk izlenim 30 saniye ve 60 saniye arasında oluşur ve uzunca bir süre bizi temsil eder. Hepimiz ilk izlenimlerimizde bizi gerçekten ifade etmek, gerçek bizi ortaya koymak konusunda çok başarılı değilizdir. Aslında çok neşeli bir insanken görüşme öncesinde yaşadığımız tatsız bir olay (Trafik kazasından son anda kurtulma, yolda biriyle tartışma vb.) o andaki psikolojimizi etkiler ve biz de o tatsızlıkla; soğuk, donuk bir insan ortaya koyarız ve karşımızdaki bizi öyle algılar. Unutulmaması gereken unsur; ilk izlenimlerimizde karakterimizin en güçlü ve bizi ifade eden yönünü ortaya koymamızdır (Neşeli kişilik, sosyal kişilik, iyi bir dinleyici vb.). İlk görüşmede eğer bizi en güçlü ifade eden o birkaç özelliği ortaya koyarsak iyi bir görüşme başlatmış oluruz ve öyle algılanırız.

www.insankaynaklari.com

Yerleşim : Kuzey Kıbrıs TC / Güzelyurt  |  Meslek : Bankacılık-Finans
masal06
Üye

Toplam 2659 yazı
03/10/2009 :  18:15:44  Alıntı
Konuyu okuyunca aklıma bir fıkra geldi:)) Lütfen iyi okuyun komik bir fıkra:))

Alıntı Yapılan Metin:


Bundan birkaç yüzyıl önce Papa,
bütün Yahudilerin Roma'yı terk etmelerine
karar vermiş.

Doğal olarak da Yahudi toplumundan büyük tepki almış...

Bunun üzerine, papa ile Yahudi toplumunun önde gelen bir isminin konuyu
karşılıklı müzakere etmeleri, hatta tartışmaları
istenmiş.

TartışmayaYahudilerim önderi kazanırsa Yahudiler bölgede
kalacak,

Papa kazanırsa
dediği olacakmış...


Yahudiler kendilerini temsil etmek üzere Moiz'i seçmişler.

Ancak Moiz'in bir
kusuru varmış:

Papanın dilini bilmiyormuş.Bunada bir çözüm
bulunmuş.İşaretdilini kullanıp konuşmaya kara vermişler.
Taraflar günlerce hazırlanmışlar.Nihayet tartışma günü gelmiş.

Papa ile Moiz
karşılıklı oturmuşlar.Seyirciler nefeslerini bile tutup izlemeye
başlamışlar.

Papa avucunu havaya kaldırıp parmakları ile üç işareti yapmak suretiyle,
işaret dilini kullanarak, ilk sözü söylemiş..

Buna karşılık Moiz, tek
parmağını göstermiş.

Papa parmaklarını salla**** başının etrafında çevirmiş...

Moiz parmağıyla
toprağı işaret ederek oturduğu yeri göstermiş.

Papa yanındaki çantadan bir parça ekmek çıkarınca,

Moiz de çantasından bir
elma çıkarmış.

Bunun üzerine Papa ayağa kalkarak, "Ben pes ediyorum" diye bağırmış,

"Yahudiler bölgede kalabilirler."

Tartışmala böylece sonuçlanmış.Olup bitenden bir şey anlamayan kardinaller
hemen Papanın etrafını almışlar.Ne olup bittiğini, niçin pes ettiğini
sormuşlar.
Papa bitkin bir tavırla başını salla**** cevap vermiş:

"Bu Moiz çok yaman çıktı.Neden derseniz, ben önce üç parmağını gösterip
kutsal üçlüyü, yani teslisi anlatmaya çalıştım;

buna karşılık olarak bana

tek parmağını gösterip her iki dinin de tek tanrısı olduğunu
belirtti.

O zaman ben parmaklarımı sallayıp başımın etrafında çevirmek
sureti ile
tanrının bizim etrafımızda olduğunu anlattım;

o ise oturduğu yeri işaret
edip tanrının onların durduğu yer dahil her yerde olduğunu belirtti.

Ben kutsal ekmek çıkarıp tanrının bizim günahlarımızı bağışladığını
belirtmeye çalışınca,
o hemen çantasından bir elma çıkararak ilk günahı
hatırlattı.

Anladım ki, adamın her şeye bir cevabı var.Son derece bilge ve hazırcevap
bir rakip karşısında pes etmekten başka bir şey yapamazdım."
--
Aynı anda kendi yandaşları da Moiz'in etrafını sarmış, ne söyleyip de Papaya
pes ettirdiğini soruyorlardı...

Moiz son derece şaşkın bir vaziyette, kendi anladığını anlatmaya başladı:

"Efendi, Papa önce üç parmağını gösterip üç gün içinde bölgeyi terk etmemiz
istedi.

Bende tek parmağımı göstererek tek bir Yahudinin bile bölgeden
çıkmayacağını anlatmaya çalıştım...

Papa, tüm bölgeyi Yahudilerden
temizleyeceklerini anlatmak için parmağını sallayıp başının üzerinde
döndürdü;

buna karşılık ben oturduğum yeri işaret edip, hiç bir yere
gitmeyeceğimizi, bölgede oturmaya devam edeceğimizi ifade ettim..."

"Peki sonra...?Sonra?" diye bağırdı kalabalık, merakla...

Moiz omuzlarını silkti:

"Valla, sonrasını ben de pek anlayamadım.
Papa galiba
biraz kızdı.Kızınca acıkmış olmalı ki çantasından bir ekmek parçası
çıkardı.
Ben de fırsattan istifade karnımı doyurayım dedim.Çantamdaki elmayı
çıkardım.
Hepsi bu! Papanın niçin pes ettiğini anlamış değilim." ...
"BEDAVA PEYNİR SADECE FARE KAPANINDA OLUR"

"Zirvelerde Kartallar da bulunur, Yılanlar da. Ancak birisi oraya süzülerek, diğeri ise sürünerek gelmiştir. Önemli olan nereye gelmiş olduğunuzdan çok, nereden ve nasıl geldiğinizdir."


ßeLki Sandığınız Kadar Ukala,
ßeLkide Tahmin Edemeyeceğiniz Kadar Mütevaziyim
ßiraz SakLıyım ßazen YasakLıyım Kimseyi Örnek ALmam
Kimseye Örnek OLmam Arkama ßakmam 'AsLa' Demem
'Keşke'Leri Sevmem !!
ELeştiri DinLerim Nasihat DinLemem


Şüpheciyim ama kuruntu yapmam Kendimle çelişebilirim ama kafama takmam Dalga geçerim ama kırmam Ciddiye alırım ama kapılmam Huzur veririm ama söz vermem Sahip olurum ama ait olmam....


Yerleşim : Türkiye / Samsun  |  Meslek : Satış / Pazarlama
canberkxxx
Yeni Üye

Toplam 17 yazı
19/03/2012 :  12:35:00  Alıntı
bu konuda kyk kariyer ve yaşam koçluğunun güzel bir eğitimine katılmıştım çok memnun kaldım herkese tavsiye ederim...

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Satış / Pazarlama
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

2.33 saniye.
23:45:02, 27 Nisan 2024, Cumartesi

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım