Koniks.com - İş Fikirleri Düşünce Havuzu

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol
 Ana Sayfa
 Forumlar
 İş Kurma, Girişimcilik, Yatırım Ve Dış Ticaret
 Finansman Ve Kredi
 Teminatsız Kredi??
Not: Yorum gönderebilmek için kayıt olmalısınız.
Kayıt olmak için, buraya tıklayınız. Kayıt ücretsizdir!
 Yorum gönder
Kullanıcı adı:
Şifre:
Biçim:KalınİtalikAltı çiziliÜstü çizili Sola hizalaOrtalaSağa hizala Düz çizgiResim hizalaAlıntı ekleListe ekle
Mesaj İkonları:              
             
 


 
   

YORUM YAZILAN YAZI
allcann 07/11/2009 : 00:36:09
Denizbank kefilsiz ve teminatsız kredi veriyor Kurtaran hesap adı altında peki teminatsız kredi alabilmek için kredi talebinde bulunacak sahısa neye göre veriyor teminasız ve kefilsiz krediyi..
SON 30 YORUM (En yenisi en önce gösteriliyor)
HakanFinans 13/12/2010 : 15:20:52
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - allcann
Denizbank kefilsiz ve teminatsız kredi veriyor Kurtaran hesap adı altında peki teminatsız kredi alabilmek için kredi talebinde bulunacak sahısa neye göre veriyor teminasız ve kefilsiz krediyi..


Bu arada bir uyarıda bulunmak isterim.
Kurtaran hesapda banka kişinin diğer bankalardaki kredi kartı toplam borc oranı ıle,toplam odeme oranına bakıyor.Kişi zaten Minimum tutarı döndürebiliyorsa kredi taksitinide ödeyebiir gözü ile bakılıyor.
Biliniyorki eskiden kart borcun varsa kredı yoktu..

Borcu borç ile kapamak kadar kötü birşey yoktur.Bu tarz kredi kartı borc transferı ıceren kredileri kullanacak olanlar,şayet kredi kartlarını sonrasında iptal etmezlerse abartısız söylüyorum %90 ı 1-2 yıl içerisinde aynı batağa 4 katı ile dönüyor.

Ya peyder pey ödeyerek kredi kartı borcunuzu bitirmeye çalışın,yada borç transferı yapıyorsanız mutlaka kartlarınızı iptal ettirin,kullanmam diye düşünmeyin..Muhakkak iptal ettirin..Ve borcunuz bitene kadar bir daha kart kullanmayın..

Sayg..
HakanFinans 13/12/2010 : 15:14:51
Selamlar,

bankalar gördüki,kefil,teminat,ipotek vs. hepsi boş herşey kredi kayıt bürosundaki geçmişte gizli..

kefilsiz teminatsız kredi veriliyor,hatta hiç bankaya gitmeden bile kredi alabiliyorsunuz,banka kredi kayıt bürosu skorunuza geçmişinize istinaden veriyor.

Hatta devletin vatandaşa bulaşmadan oy kaybetmeden vergi tahsili maksatı ile boş bıraktığı yasayıda kullanarak bankalar çatır çatır kredi veriyor..Devlet kredi kartından harcanan resmi yani fatura edildiği için hiçmi hiç sesini çıkarmıyor batırılan insanlara..

Bugün banka sizin gelirinizi beyanınıza istinaden kabul edebiliyor..Yani sizin kkbnize bakıp işine gelirse beyana dayalı işine gelirse tonla evraklı işlem yapabiliyor.

Bende bir bankacı olarak şunu söylüyorum.Gerçekten kefil teminat şu bu hepsi boş..İş kkb de bitiyor..Ben bir müşterinin durumunu kaç kredi kartın var diye sorup hiç ekrana bakmadan %95 ihtimalle doğru olarak tahmin edebiliyorum.Ekrana girip herşeyini görebiliyorsun,hatta kendi müşterin ise kredi kartı harcamalarınıda inceliyorsun..

En doğru bilgiyi kkb saplıyor,Adam bize 5000 tl bordro getiriyor bir bakıyorsun,5-6 bin borcuna asgarı odeme yapıyor,asgarı ucretle calısıyorum dıyor bır bakıyorsun kredı kartında ayda 5000 tl odemesı var..

ozzy78 13/12/2010 : 01:04:10
zaten devleti arkasina alip milletin sirtina cikan tek bankacilik sistemi bizde var benim yasadigim yerde bankadan 1milyon sterlin bile alip odemeseniz mahkemeye gittiginde hakim verirken bana mi sordun diyor banka avukatina sonra sana donup kaclira odeyebilirsin bu insanlara aylik diyorlar sende ayda sadece 4 sterlin biriktirebiliyorum bunun 2 sterlinini vereyim diyorsun is bitiyor bankada ister kabul etsin ister etmesin veya iflas ediyorsun sigorta oduyor tabi onunda diyeti 5 sene is yapamiyorsun ama turkiyede millet korkudan kendini vuruyor helal olsun devlet buyuklerimize o kadar kredi karti borcu yuzunden cinnet gecirip kendini ailesini olduren insanlarin esas katili bide kredi alirken banami sordun diyebiliyor
Marinex 27/04/2010 : 01:17:51
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - akinselcuk
Fakat bir dileği böyle güzel ifade edebilen bir yazarın bu işte bir potansiyeli olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim Sayın Marinex. : )


Eyvallah kardeşim, inceliğiniz için teşekkür ederim.

Tribünden "gol gol" diye bağırmak yerine bir iki top ta biz tepelim o halde :)

- Projeyi en alt için kurgulayın ve kendinizi de merkeze oturtun.
- insanın ve ilişkilerin önde olduğu gelir dağılımı, eğitimde eşitlik vs konularda fayda sağlayan bir takım dışsallıklarla beraber esas itibariyle kendi kendine yeter görüntüsünün bulunması şart. Yani yardım yapanın tulumbanın ilk suyunu koyduğunu ve işleyecek bir sistemi başlattığını düşünmesi lazım.

Bu kapsamda örnek bir KÖTÜ proje ismi sunayım:
"sokak çocuklarına yardım procesi"
(lan hiç böyle bir şey olur mu? adamlar *** mı? bir sürü yardım kuruluşu var ve zaten oluşmuş kanallardan üstelik su kaçırma ihtimalinin az olduğunu düşündükleri kanallardan yardım suyunu akıtmak yerine kör kuyuya su mu dökecek adamlar?)

Doğru olabilecek bir proje fikri:

"Çocukların el emeği olan yöresel ürünlerin sunulduğu ve eğitim ve diğer giderlerini karşılamak üzere kendi profillerini oluşturarak satış yapabildikleri - online kermes"

İyi sunulursa neden olmasın?

Uluslararası sosyal fayda sağlamaya yönelik fonlardan faydalanabilecek bir proje yapmak için önemli olan yeterli insan kaynağının ve azminin bulunduğunun gösterilmesi ve yapılan yardımın yerini bulacağına olan inancın sağlanması. Sonrası ise çalışmakla başlayan ve biten yorucu bir süreç olacak tabii ki.

Saygılar
akinselcuk 21/04/2010 : 22:39:21
Fakat bir dileği böyle güzel ifade edebilen bir yazarın bu işte bir potansiyeli olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim Sayın Marinex. : )
akinselcuk 21/04/2010 : 22:37:18
Zaten sorun da burada zaten. Bu işin belli bir adresi olmadığı gibi her ihtiyacı olanında becerleyeceği bir düzen değil. Avrupa Birliği Ulusal Ajansları, Kalkınma Ajansları , Danışmanlık Büroları, Google da proje aratması vs. şeyler bu işin adresi . . . Başlangıç için.

Diyelim ki bir adres buldunuz. Projeyi herkes uydurup yazabilir. Fakat yapılacak projenin yapana faydalı bir düzende olması kişinin hayal gücü, iş bitirme kapasitesi vs. ile sınırlıdır.

Aynı olta ile aynı yerde balık tutmaya kalkışan insanlardan biri dakika başı bir balık tutabilirken çok hevesli bir diğeri günlerce hiç bir balık tutamaz. Dere aynıdır. Zaman ve mekan aynıdır. Balıkların da kötü bir niyeti yoktur ama bazı oltalara inatla gitmezler.
Marinex 20/04/2010 : 22:55:04
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - akinselcuk
Paranız kalmadıysa, kredi ile uğraşmayın. Mahallenizde , bölgenizde bir sosyal proje yapın destek alın. Bal tutan parmağını yalar.

Global dünya en alttaki insana en üstten para aktarıyor artık. Robin Hood misali bir düzen var. Araştırın.


hocam mis gibi mis gibi döşemişsiniz yazıları, duygularımıza tercüman olmuşsunuz. bize yazacak bırakmamışsınız; ama inanın bu son söz tam olarak havada kalmış. Yani sözünüze bir şey demiyorum ama onu tüm ihtiyacı olanların yakalayacağını sanmıyorum. o yüzden havada durabilir söz. lütfen kolaycılığa alışkın olduğumuzu da hesaba katarak şöyle kucağımıza doğru yuvarlayın lafınızı
:)

saygılar
akinselcuk 20/04/2010 : 22:27:37
Paranız kalmadıysa, kredi ile uğraşmayın. Mahallenizde , bölgenizde bir sosyal proje yapın destek alın. Bal tutan parmağını yalar.

Global dünya en alttaki insana en üstten para aktarıyor artık. Robin Hood misali bir düzen var. Araştırın.
gkhnfnd 20/04/2010 : 21:37:11
para demek borç demektir
latunba59 28/03/2010 : 15:12:50
tavsiyem deniz bankın kredilerini ve koşullarını detaylı incelemeniz var olan diger bankalar ile karşılaştırma yapın çok dikkatli olun birde bankaya bana ödedigim borctan borc kapandıkdan bir ay sonra icraa gönderdiler ve ödemiş oldugum parayı zamanında ödemedigim belirterek bir daha istediler bir hafta sonrası avukatları dosyayı bana iade etti ve borcun olmadıgını belirterek özür diledi ancak bu seferde negatif nitelikli müsteri kaydı oluşturup geri almadılar Aman dikkat diyorum
atillaumut 09/02/2010 : 14:26:01
bankaya elini veren kendini kaptırır bu devirde ...
akinselcuk 21/01/2010 : 13:07:53
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - Keremkol
Çok ürün, çeşitlilik, rekabet ... herzaman tüketicinin lehinedir ama anlayana. Bütün finansal ürünlere borç para deyip basitleştirmek ancak bizim insanımız yapacağı bir iştir


Saygıdeğer hocam,

Başka İstanbul yok, Burası Türkiye , Bunu ancak bizim insanımız yapar cümleleri kendini ortaya koyamamış ülkesini, şehrini, mahallesini yeterince yüceltememiş, yaşadığı çevreyi yeterince kanıksayamamış kardeşlerimizin söyleyeceği ve hatta bir gün eleştirdikleri bu duruma bizzat kendilerinin düşeceği pratik kaçış cümleleridir.

Bu cümleleri kullanınca arkanızda hemen minik bir komuoyu oluşuverir. İnsanlar meyillidir, kısa vadede hiçbir sorumluluk yüklenmeyecekleri mini destekler vermeye. Bu cümlelerin kullanıcısına büyük cesaret verir bu durum.

Doğduğundan beri felekten muhtelif darbeler yiyip duran kendi egosunun tatmini için bulduğu her yerde fütursuzca kullanmaya başlar. Birini aşağılarken kendisi kısa vadede bir miktar tatmin olur.

Uzun vade sonucunu bu insanlardan birini takip edip incelemek araştırmak lazım. Gerçi, kendi yaşam alanını, kendi türünü, kendi vatandaşını, kendi halkını, kendi kültürünü eze eze nereye ulaşır aşağı yukarı belli.

Ürün dediğimiz şey devede kulak anlayacağınız.

Pazarlamanın üç beş kuralı ile köşe kapmaca oynayacak değiliz. Kredi ürünü tabiri elbette makul ve mantıklı bir iş. Mantıklı olmayan bindiği dalı kesmekte olan bankacının yaptığı. 10 liralık adama 100 liralık kredi verenin amacı iyi değildir. Borcu alanı hiç düşünmüyordur. Ezer geçerim yıllık ciroma, karıma bakarım diyordur. Borçlu ile aynı ülkede yaşadıklarının farkında değildir. Bir miktar vatandaşlık bilinci olan her kardeşimiz, bankacımız bir noktadan sonra karşı tarafın yerine de düşünebilmeli senin sınırın bu gerisi batak diyebilmelidir. Örnek : İş Bankası.

Konyada şekerci tabir edilen acele peşinciler vardır. Çuvalla şeker alır satarlar. Ancak asıl kazanç para satışıdır ! Dükkanda hep belli bir tonajda şeker çuvalı vardır. Bu mal arada bir kamyona biner aynı yere geri iner. İş olsun diye. Borç isteyen biri gelir 100 cuval şeker alır !? Parası yoksa nasıl alır. Senet yapılır. Sonra bu alıcı şekeri yan dükkandaki bir diğer şekerciye satar. Aldığı değerin üçte ikisine mesela. nakit para alır. Fakat elindeki naktin daha üstünde senet vermiş halde şekerciler bölgesinden ayrılır. Bu senedin kefili de vardır. Ödenmediğinde tüm yasal yollar uygulanacağı gibi paranın durumuna göre kısa yollarda seçilebilir. Başa herşey gelebilir. Borcu alanın bütün bunları göze aldığı varsayılır. Bunlar az mürekkep yalamış kavruk yetişmişler. Değer yargıları acımasızlık üzerine doğal olarak. Bankadakiler de bunların mürekkep yalamış olan başka bir versiyonu. Oysa aralarında büyük bir fark olmalıydı.

İkiside bizim insanımız ! Bana göre değerleri dağdaki çoban kadar. İltifat mı ettim hakaret mi ? Günümüzde anlamak zor . . .

İşportacı gibi kart dağıtan bankaların, işini acele peşincilerin ucuzluğuna indirgemiş bankaların, ''kredi ürünü'' gibi nezih bir tabiri kullanmaya hakları kalmadı artık.

Piyasada gezen elemanlar var. Dükkan, magaza geziyorlar. Kart vermeye çalışıyorlar. En çok onlara acıyorum her dükkanda mutlaka karttan canını zor kurtarmış birisi oluyor. Eleman daha ağzını açmadan hakarete yakın bir konuşmayla defediliyor. Bu durumu her ilde gözledik açıkcası . . .

Hani Bahçeli dediydi ya boğazı yırtılacakmış gibi çıkan sesiyle ; Ne mozayığı ulannnn....

O hesap ; Ne ürünü ?
Keremkol 21/01/2010 : 11:54:37
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - akinselcuk
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - Keremkol
[quote]Yazıyı gönderen - akinselcuk
[quote]Yazıyı gönderen - Keremkol

Gördüğünüz üzere bende teminatsız değil, kefilsiz kredi tabirini kullandım.

Kefilsiz kredide ise tabiki bahsettiğiniz gibi bankanın devamlı sorunsuz müşterisi olamnız, kredi kayıt bürosunda kötü geçmiş-yasal takibe alınmış krediniz,kredi kartınızın bulunmaması, daha kırsal bölgelerde tanınmış güven veren biri olmanız vs. vs. gibi durumlarda kefil şartı istenmeyebilir. Elbette hiçbir banka teminatsız kredi vermez.

Kefilsiz kredi tüketiciler için hazırlanmış bir finansal üründür ve bu ürüne sahip olabilmek için de belirli kriterlere uymanız gerekir. Yani kefilsiz kredi ürününü alabilmeniz için sadece kefilinizin olamaması bu ürünü alabileceğiniz anlamına gelmez.


Elmadan armuttan mobilyadan suntadan ürün olur.

Borç paranın ürün olma hikayesi birilerini kendime borçlandırsamda ciromu arttırsam bankacılık sisteminin ülkemize gelmesinden sonra çıkmıştır.

''Kredi ürünü'' Güzel laf ! Fantastic inganno, awake venditore, L'invenzione del secolo. O la la . . . .

Kefil denen sahış bir teminat değil midir. Değilse nedir ?

Garanti altına alma, teminat, güvence, kefalet isteme vesaire vesaire vesaire. Ne farkeder ?

Başlıktaki abim, amcam, ablam diyor ki ;
Reklamlar da da kefilsiz kredi veririz diyen bir banka var. Sıkıntımdan kurtulurmuyum diye izledikce heyecana kapılıyorum. Alamayacağımı tahmin ediyorum ama acaba bir ihtimal internette biri bir şey yazarda bir yol bulurmuyum.

Bizde ona diyoruz ki hayattta alamazsın.

Adios signori banchieri.


Kefil: borcunu ödeyemeyen ya da sözünü yerine getiremeyen kişinin sorumluluğunu alan kişidir. Evet kefil de bir teminat sayılabilir.
Teminat: bir güvencedir. Somut olarak gösterebileceğiniz, var olan mal, mülk, para vs dir. Kredi sağlayan kurumlar tabiki bir teminat ya da kefil isteyecektir. Hiçbir kurum ve şahıs geri dönüşümü olmayacak bir parayı yabancı birisine vermez.
Teminat >= kefil

Çok ürün, çeşitlilik, rekabet ... herzaman tüketicinin lehinedir ama anlayana. Bütün finansal ürünlere borç para deyip basitleştirmek ancak bizim insanımız yapacağı bir iştir ve bundan zararlı çıkanda yine ne bankalar ne finansal ürün sağlayan kurumlar olacaktır. Halbuki ne gereği var onca kredi çeşitine, bütün kredi çeşitlerine borç para diyelim hepsinin faiz oranı aynı olsun hatta tek bir bankadan verilse daha iyi olur mantığı ne güzel ve basit olur! Elbette öyle bir kartelde tüketicinin onbinlerce, yüzbinlerce liralık zararı önemli değil.

Konunun başında sorulan soruya gelince. Kredi alsın ya da almasın o kendi bileceği iştir (sonunda kararı kendi verecektir). Elbette krediyi veren kurum her hâlükârda kazançlı çıkıcaktır. Bir önceki yazımda dediğim gibi. Kefilsiz kredi ürününe sahip olabilmek için kefilinizin olmaması bu ürüne sahip olabileceğiniz anlamına gelmez. Bir örnek vermek gerekirse Maaşları Şekerbank tarafından ödenen kurum çalışanlarından, doktor, avukat, noter, yeminli mali müşavir ve SMMM, mühendis, mimar ve eczacı gibi özel meslek grubunda çalışanlardan kefil alınması zorunluluğu bulunmamaktadır. evet bu kurum bu meslek grubunda bulunan şahıslara kefilsiz kredi verebileceğini belirtiyor. Bugün siz bu meslek grubu içerisindeyseniz neden bir kefil bulmak için çaba göstermek zorundasınız? Kefilsiz bu kurumdan kredi alabilme şansızın varken! (ya da farklı bir kurumdan) Banka tabikii kefilsiz kredi ürününü özel meslek grupları olarak adlandırdığı meslek sahibi kişilere vererek kendisini bir şekilde teminat altına almış durumdadır ve bunu yapması gerekir. İnanın ne siz ne banka sağa sola geridönüşümü olmayacak-olamayacak krediler saçmasını istemezsiniz. Bunun çeşitli varyosyonlarını geçmişte gördük. Batık, hortumlu vs vs bankalar.

Sekerbank bilgileri Kaynak: FinZoom
mustafa111 21/01/2010 : 11:44:39
Bankacılık sistemi esas itibarıyle ülkenin gelişmesi için kullanıldığında neler olabildigine dair okudugum bir yazı aklıma geldi. Marihito ydu adı bir japon 17 yaşında bankadan kredi aldığından bahsediyordu. National marka ürünlerin imalatçısı. Yanlış hatırlamıyorsam 2008 yılı karı 40 milyar doların üstündeydi. Bizdeki bankacılık sistemi öldürmek için var. Ama ne yazıkki bir kriz oldugunda hükemetle toplantı yapabilen kaç sektör var otomotiv ve bankacılıktan ziyade. Son krizde ne oldu beyaz eşyacılar otomotivciler dışında kimlerin özel tüketim vergisi düşürüldü. Kimlere ne kadar destek verildi. İhracat kredisi verildi 1 milyar dolar olarak açıklandı miktar. Kaç kişi alabildi bunu. Moralim sıfırlanıyor her seferinde.
falsover 21/01/2010 : 02:02:54
O falsoyu bariz verirsek tribün ayağa kalkar. Fair play gereği yazılarımıza falso vermeyi borç biliriz efendim. Saygılar.
akinselcuk 21/01/2010 : 02:00:15
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - falsover
Bankalar sağmayacağı ineğe ot vermiyor. Siz olsaydınız verir miydiniz önünüze gelene tomar tomar para ?


Arada bazıları falso veriyor. Kaleyi tutturamıyor. : )

Durup dururken 10bin limitli kullanıma açık bir kartı gönderiyor. Gidip kargodan teslim alıyorsun. İmza yok, kefil yok, nüfus cüzdanı fotokopin yok, hatta adresin bile belirsiz. Yani kimlik numarandan bile emin değiller. Ama adına kart çıkartmışlar.



akinselcuk 21/01/2010 : 01:52:02
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - mustafa111

Bir kayserili abim derdi yagmurlu günde sıgınılacak tek yer bankanın çatısının altı olsa girme bırak ıslan derdi.


Ben de bu lafı bir ben bilirim sanıyordum. Meger Kayseri ye tescilliymiş. Kayserili abinizi gönülden kutluyorum. Bu gün yaşadığımız krizin bir sorumlusu Bush bir diğeri de ülkemizdeki bankacılardır.

Simit sat genede krediden medet umma . . .
falsover 21/01/2010 : 01:50:35
Bu uygulama bildiğim kadarı ile şu şekilde. Bir kere öncelikli şart, bu bankaya ait bir kredi kartınızın olması. Kredi kartınızın limitide yabana atılır olmamalı. Bu kartın limitini yükseltir gibi, yükselttiği oranda bir kredi veriyor. Ancak kart limitiniz yükselmiyor ve borç sizin bankaya olan kredi kartı borcunuz ile eşleştiriliyor. Yani kredi kartı ile sizden ne güvence almışsa onunla yetiniyor banka. Yani gireyim bankaya, hiçbir teminat vermeden alayım paraları çıkayım mantığı hiç bir banka uygulamasında olmadığı gibi bunda da yok. Yüzlerce kez yazıldı, anlatıldı. Bankalar sağmayacağı ineğe ot vermiyor. Siz olsaydınız verir miydiniz önünüze gelene tomar tomar parayı ?
akinselcuk 21/01/2010 : 01:43:12
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - Keremkol
[quote]Yazıyı gönderen - akinselcuk
[quote]Yazıyı gönderen - Keremkol

Gördüğünüz üzere bende teminatsız değil, kefilsiz kredi tabirini kullandım.

Kefilsiz kredide ise tabiki bahsettiğiniz gibi bankanın devamlı sorunsuz müşterisi olamnız, kredi kayıt bürosunda kötü geçmiş-yasal takibe alınmış krediniz,kredi kartınızın bulunmaması, daha kırsal bölgelerde tanınmış güven veren biri olmanız vs. vs. gibi durumlarda kefil şartı istenmeyebilir. Elbette hiçbir banka teminatsız kredi vermez.

Kefilsiz kredi tüketiciler için hazırlanmış bir finansal üründür ve bu ürüne sahip olabilmek için de belirli kriterlere uymanız gerekir. Yani kefilsiz kredi ürününü alabilmeniz için sadece kefilinizin olamaması bu ürünü alabileceğiniz anlamına gelmez.


Elmadan armuttan mobilyadan suntadan ürün olur.

Borç paranın ürün olma hikayesi birilerini kendime borçlandırsamda ciromu arttırsam bankacılık sisteminin ülkemize gelmesinden sonra çıkmıştır.

''Kredi ürünü'' Güzel laf ! Fantastic inganno, awake venditore, L'invenzione del secolo. O la la . . . .

Kefil denen sahış bir teminat değil midir. Değilse nedir ?

Garanti altına alma, teminat, güvence, kefalet isteme vesaire vesaire vesaire. Ne farkeder ?

Başlıktaki abim, amcam, ablam diyor ki ;
Reklamlar da da kefilsiz kredi veririz diyen bir banka var. Sıkıntımdan kurtulurmuyum diye izledikce heyecana kapılıyorum. Alamayacağımı tahmin ediyorum ama acaba bir ihtimal internette biri bir şey yazarda bir yol bulurmuyum.

Bizde ona diyoruz ki hayattta alamazsın.

Adios signori banchieri.
akinselcuk 21/01/2010 : 01:23:09
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - answer49
Bildiğim kadarıyla yalan ve yanıltıcı reklam yayınlamak yasaklandı Türkiye' de. Eğer reklamlarda kullanıldığınız argümanları daha sonradan destekleyemiyorsanız bu suç teşkil ediyor. Tüketicinin bu anlamda dava açma hakkı var.


O zaman 30- 40 gramlık bir ürünün günde 14 litre süte eşit olduğunu iddia eden reklamı, suya batırıp çıkarınca bile bütün lekeri yok eden temizlik ürünü reklamını, ayda 500 saat bedava telefon görüşmesi yapabileceğimizi söyleyen reklamı, makinemize koymazsak birkaç yılda heryerinin kireç bağlayacağını anlatan reklamı ve burada sayamayacağım yüzlerce reklamı dava etmemiz gerekecek.

Ben özellikle çocuğunuz nasılsa günde 14 litre süt içemez en iyisi hergün bir danone yedirin diyen reklema billassa gıcığım.

Birincisi gelişim çağındaki birine günde 14 litre süt gerekmiyor. Bu yalan yanıltıcı bilgi.

İkincisi bir çocuğun hiç süt içmeksizin, sadece danone yiyerek büyümesi mümkün değil. Bu da yalan ve yanıltıcı bilgi.

Bu reklamı bir dava edin bakalım sonuç ne olacak ?

İlk olarak gittiğiniz avukat abi vazgeç bu işten diye size nasihat eder.

Sonra hakimin böyle dava olmaz diye sızlandığını görürsünüz.

Sanayi ve Ticaret Bakanlığı görevlisi dilekçenizi almak istemez.

Pratikteki şartlar bunlar . . .

Banka reklamları gene en masum olanları.
mustafa111 21/01/2010 : 01:03:14

Bir kayserili abim derdi yagmurlu günde sıgınılacak tek yer bankanın çatısının altı olsa girme bırak ıslan derdi.
mustafa111 21/01/2010 : 01:00:01
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - SalesMarketinG
Karalistedeydim bundan 3 yıl once simdi kredi cekmek istediğimde bankalardan olumsuz onay alıyorum. Konu ile ilgili bilgisi olan arkadasların yardımlarını bekliyorum..


Biliyorsunuz mali durumlar merkez bankasında bilgi olarak depolanıyor. Bankalarında kredi verirken ilk baktıkları yer burası. Orda problemli bir müşteri grefiginiz varsa uzun süre kredi almakda zorlanırsınız. Belki ipotek karşılıgı krediye bankalar sıcak bakarlar. Ama onun dışında çekde isteseniz zorluk çıkartıyorlar. Ne kadar sürer o listeden çıkmak bilmiyorum. Ama bankacılar daha bilgilidirler bu konuda sorun bence.
Keremkol 20/01/2010 : 12:05:07
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - akinselcuk
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - Keremkol
Hangi bankanın nekadara kadar kefilsiz kredi verdiğini kredi kıyaslama sitesinden öğrenebilirsiniz. Faiz oranlarında yıllık maliyet oranına (YMO) bakmanız yararınıza olacaktır.


Hiç bir banka bir kuruşunu bile teminat olmadan kimseye vermez.

Bazı insanlara kefilsiz kredi verirler ama onun adı kefilsizdir. Bankanın bir aksilik anında size hacze gelebileceği güvendiği bir durum mutlaka vardır. Eski müşterisinizdir, adresiniz sabittir, banka yetkilisinin sizin hakkınızda oluşmuş bir güveni vardır, bu güven duygusu beş kuruş olmadan sağlanamaz, memursunuzdur gerekirse haczedilecek bir maaşınız vardır ayrıca kefile gerek yoktur hatta bordro bile istemeyebilir duruma göre, tek gerçek bankanın kendini güvende hissettiği bir durum vardır.


Gördüğünüz üzere bende teminatsız değil, kefilsiz kredi tabirini kullandım.

Kefilsiz kredide ise tabiki bahsettiğiniz gibi bankanın devamlı sorunsuz müşterisi olamnız, kredi kayıt bürosunda kötü geçmiş-yasal takibe alınmış krediniz,kredi kartınızın bulunmaması, daha kırsal bölgelerde tanınmış güven veren biri olmanız vs. vs. gibi durumlarda kefil şartı istenmeyebilir. Elbette hiçbir banka teminatsız kredi vermez.

Kefilsiz kredi tüketiciler için hazırlanmış bir finansal üründür ve bu ürüne sahip olabilmek için de belirli kriterlere uymanız gerekir. Yani kefilsiz kredi ürününü alabilmeniz için sadece kefilinizin olamaması bu ürünü alabileceğiniz anlamına gelmez.
SalesMarketinG 19/01/2010 : 03:05:03
Karalistedeydim bundan 3 yıl once simdi kredi cekmek istediğimde bankalardan olumsuz onay alıyorum. Konu ile ilgili bilgisi olan arkadasların yardımlarını bekliyorum..
rterzioglu 19/01/2010 : 01:33:39
Ama diye başlarlar...

Ama sizin geliriniz krediyi ödemeye yetersiz.
Ama size çok para lazım size şimdi yarısını versek projenizi gerçekleştiremezsiniz...
Ama...
Ama...

Sonrada kefil isterler, ipotek isterler...
Bankalar hiç bir zaman zarara girmezler.
huyhuyhuy 18/01/2010 : 23:55:27
Bazen bu kadar kolay kredi alabilmenin ne kadar iyi olduğunu düşünebiliyor insan .

Ama o krediyi alıp ödeyemeyince , perişan olan yuvası yıkılan evi barkı dağılanları görünce duyunca , o kadar da iyi bir şey olmadığını haliyle düşünüyorum .

Krediye ihtiyaç duymadan yaşamak , veya yaşayabilmek . En doğrusu bence . Bunun yolu da hesabını bilip gelirine göre yaşama sanatını , bilmek ve becerebilmekten geçiyor.
huyhuyhuy 18/01/2010 : 23:50:43
Şimdi bankalar bir kaç tık ile kişinin neyi olduğunu neyi olmadığını , öğrenebiliyorlar. Vatandaşlık numarası ile her bilgiye ulaşabiliyorlar. Bir de nerede oturduğunuzu öğreniyorlar . ve krediyi veriyorlar. Bir de sizi sigorta ettiriyorlar. Ölüm halinde alacağı tahsil edebilecekleri bir sigorta.
Biz Aktif olarak ticaret hayatının içinde iken bu tür kredileri alabilmek için 5 yıllık veya 3 yıllık bilançodan tutun kefil ve teminat vermeden kredinin yanına bile yaklaşılamazdı. Esnaf derneğine veya ticaret odasına kayıt ile başlıyan sistem epeyce zor idi. Şimdilerde gerçekten bir para bolluğu ve kredi kolaylığı var.

Bizim zamanımızda kredi almak zordu ve borçlu insan da az idi .
Şimdi kredi almak çok kolay ve borçlu insan sayısı da o denli çok .

Küçük Amerika olduk bizde . Eskiden söylerlerdi Amerika da insanlar doğar borçlu, ve herşeyleri vardır. Ölürler borçlu derlerdi.
answer49 18/01/2010 : 23:47:42
Bildiğim kadarıyla yalan ve yanıltıcı reklam yayınlamak yasaklandı Türkiye' de. Eğer reklamlarda kullanıldığınız argümanları daha sonradan destekleyemiyorsanız bu suç teşkil ediyor. Tüketicinin bu anlamda dava açma hakkı var.
akinselcuk 18/01/2010 : 23:31:22
Alıntı Yapılan Metin:
Yazıyı gönderen - Keremkol
Hangi bankanın nekadara kadar kefilsiz kredi verdiğini kredi kıyaslama sitesinden öğrenebilirsiniz. Faiz oranlarında yıllık maliyet oranına (YMO) bakmanız yararınıza olacaktır.


Hiç bir banka bir kuruşunu bile teminat olmadan kimseye vermez.

Bazı insanlara kefilsiz kredi verirler ama onun adı kefilsizdir. Bankanın bir aksilik anında size hacze gelebileceği güvendiği bir durum mutlaka vardır. Eski müşterisinizdir, adresiniz sabittir, banka yetkilisinin sizin hakkınızda oluşmuş bir güveni vardır, bu güven duygusu beş kuruş olmadan sağlanamaz, memursunuzdur gerekirse haczedilecek bir maaşınız vardır ayrıca kefile gerek yoktur hatta bordro bile istemeyebilir duruma göre, tek gerçek bankanın kendini güvende hissettiği bir durum vardır.
Keremkol 18/01/2010 : 14:09:59
Hangi bankanın nekadara kadar kefilsiz kredi verdiğini kredi kıyaslama sitesinden öğrenebilirsiniz. Faiz oranlarında yıllık maliyet oranına (YMO) bakmanız yararınıza olacaktır.


1.03 saniye.
16:18:36, 15 Mayıs 2024, Çarşamba

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım