Ümitli Kurbağa - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

Ümitli Kurbağa


keshifci
Üye

Toplam 103 yazı
11/08/2008 :  17:35:05 Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


Bir kurbağa sürüsü ormanda yürürken, içlerinden ikisi bir çukura düştü. Diğer bütün kurbağalar çukurun etrafında toplandılar. Çukur bir hayli derindi ve arkadaşlarının zıplayıp dışarı çıkması mümkün görünmüyordu.
Yukarıdaki kurbağalar, boşuna uğraşmamalarını söylediler arkadaşlarına:
“Çukur çok derin, dışarı çıkmanız imkânsız.”
Ancak, çukura düşen kurbağalar onların söylediklerine aldırmayıp çukurdan çıkmak için mücadeleye devam ettiler. Yukarıdakiler ise hala boşuna çırpınıp durmamalarını, ölümün onlar için kurtuluş olduğunu söylüyorlardı.
Sonunda kurbağalardan birisi söylenenlerden etkilendi ve mücadeleyi bıraktı. Diğeri ise çabalamaya devam etti. Yukarıdakiler de, çırpınıp durarak daha çok acı çektiğini söylemeyi sürdürdüler.
Ne var ki, çukurdaki kurbağa son bir hamle daha yaptı, bu kez daha yükseğe sıçramayı başardı ve çukurdan çıktı.
Çünkü bu kurbağa sağırdı. O yüzden, arkadaşlarının ümit kırıcı sözlerine kulak asmamıştı.
“Ümidini kaybetmiş bir insanın, başka kaybedecek bir şeyi yoktur”
ki seçenek

Michael herkesin imrendiği biriydi. Her zaman neşeliydi ve çevresine hep olumlu şeyler söylerdi. Birisi ona nasıl olduğunu sorduğunda: 'Daha iyi olamazdım' diye cevaplardı. Doğal bir motivatördü. Eğer çalışanlardan birisi işyerinde kötü bir gün geçirmişse, Michael, ona, durumun olumlu taraflarına bakmasını söylerdi.
Michael'in bu tarzı beni çok meraklandırdı ve bir gün Michael'a gidip sordum; 'Anlamıyorum! Her zaman nasıl bu kadar pozitif biri olabiliyorsun? Bunu nasıl yapıyorsun?
Michael cevapladı: 'Her sabah kalktığımda kendime diyorum ki: 'Bu gün iki seçeneğin var: ya iyi bir ruh halinde olabilirsin ya da kötü bir ruh halinde, seçimini yap. Ben de iyi bir ruh halinde olmayı tercih ediyorum. Kötü bir şey olduğunda, ya kendimi kurban olarak görebilirim ya da bu durumdan bir şey öğrenebilirim. Ben de bir şey öğrenmeyi tercih ediyorum. Ne zaman birisi bana derdini anlatsa, onu sadece dinleyebilir, ya da hayatın olumlu taraflarını gösterebilirim. Ben de ikincisini tercih ediyorum. İtiraz ettim:'Hayır bu kadar da basit değil'. 'Evet, bu kadar basit', Michael cevapladı ve devam etti:
'Hayat seçeneklerden ibarettir. Gereksiz ayrıntıları bir kenara bıraktığında her durumun bir seçenek olduğunu görürsün. Olaylara nasıl tepki vereceğini sen seçersin. İnsanların senin ruh halini nasıl etkileyeceğini kendin seçersin. Nasıl bir ruh hali içinde olacağını kendin seçersin. Hayatını nasıl yaşayacağın da senin seçimine bağlıdır'.
Michael'in söyledikleri üzerinde uzun uzun düşündüm. Bir süre sonra kendi işime başlamak için işyerinden ayrıldım. Birbirimizle teması kaybettik, fakat hayat hakkında bir seçim yapacağım sırada sık sık onu ve hayata bakış şeklini düşündüm. Bir kaç yıl sonra, Michael'ın ciddi bir iş kazası geçirdiğini duydum. 18 saatlik bir ameliyat ve yoğun bakımdan sonra, Michael sırtına yerleştirilmiş demir çubuklarla hastaneden taburcu edilmişti.
Kazadan 6 ay sonra Michael'i gördüm. Kendini nasıl hissettiğini sorduğumda, daha iyi olamazdım, yara izlerimi görmek ister miydin?' diye şakayla karışık cevapladı. Teklifini reddettim, ama kaza esnasında beyninden neler geçtiğini kendisine sordum.
Michael cevapladı 'İlk aklıma gelen şey yeni doğacak kızımın sağlığı oldu. Yerde yatarken iki seçeneğim olduğunu düşündüm. Ya yaşayacaktım, ya da ölecek. Ben yaşamayı tercih ettim'.
'Korkmadın mı? Bilincini kaybetmedin mi?' diye sordum.
Michael cevapladı:'ilkyardım görevlileri bana sürekli düzeleceğimi söylediler. Fakat hastaneye getirildiğimde, doktorların ve hemşirelerin yüzlerindeki ifadeyi görünce gerçekten korktum. Gözleri adeta benim öldüğümü haykırıyordu. O anda bir şeyler yapmam gerektiğini anladım'.
'Ne yaptın?' diye sordum. Michael cevapladı: 'iri cüsseli bir bayan hemşire bana sürekli sorular soruyordu. Benim herhangi bir şeye karşı alerjik olup olmadığı mı sordu.
'Evet, yerçekimine karşı alerjim var' diye bağırdım. Gülüşmeleri üzerine onlara dedim ki; ben yaşamayı seçiyorum. Beni ölü biri gibi değil canlı birisi gibi ameliyat edin!'. Michael hem doktorlarının yeteneği, hem de inanılmaz tavrı sayesinde yaşamayı başardı. Her gün hayatı dolu dolu yaşamak için seçme hakkımız olduğunu ondan öğrendim.
Yaşama olan tavır ve bakış açımız her şeydir. 'Bu nedenle yarın için üzülmeyin, bırakın yarın kendisi için üzülsün. Her geçen günün kendine yetecek kadar derdi vardır'. Kaldı ki, bugün, dün kaygılandığınız yarındır.
Süleyman DÜNDAR

Yerleşim : Türkiye / Kayseri  |  Meslek : Diğer
Haluk@BURSA
Üye

Toplam 831 yazı
12/08/2008 :  08:48:21  Alıntı
Çok teşekkürler ederim ellerine sağlık çok isabetli olmuş bugünlerde böyle yazılara ne kadar çok insanın ihtiyacı vardır kim bilir.

Yerleşim : Türkiye / Bursa  |  Meslek : Serbest meslek
canerkus
Üye

Toplam 281 yazı
12/08/2008 :  09:38:46  Alıntı
Kuşkusuz çok güzel yazılar . İnsana bu yazıları okumak bile umut veriyor ve olumlu düşünmenin gerekliliğini hatırlatıyor. Ancak ayda 450-500 lira ile geçinmeye çalışan birisinin yanında bu hikayeyi anlatmamak gerekir. Bizimle dalgamı geçiyorsunuz deyip dövebilirler.

Yerleşim : Türkiye / Konya  |  Meslek : Diğer
EMİR
Üye

Toplam 124 yazı
18/08/2008 :  16:23:07  Alıntı


Çok güzel bir yazı paylaşımın için sağol
BİLEM

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Muhasebe
Satınalma
Yeni Üye

Toplam 2 yazı
24/08/2008 :  15:15:31 Yazarın websitesine git Website   Alıntı
ÇOK GÜZEL BİR HİKAYE ÇOK TESEKKURLER, BENDEDE INGILIZCESI VARDI:)
The Frog Story
A group of frogs were hopping contentedly through the woods, going about their froggy business, when two of them fell into a deep pit. All of the other frogs gathered around the pit to see what could be done to help their companions. When they saw how deep the pit was, they agreed that it was hopeless and told the two frogs in the pit that they should prepare themselves for their fate, because they were as good as dead.

Unwilling to accept this terrible fate, the two frogs began to jump with all of their might. Some of the frogs shouted into the pit that it was hopeless, and that the two frogs wouldn't be in that situation if they had been more careful, more obedient to the froggy rules, and more responsible. The other frogs continued sorrowfully shouting that they should save their energy and give up, since they were already as good as dead.

The two frogs continued jumping with all their might, and after several hours of this, were quite weary. Finally, one of the frogs took heed to the calls of his fellow frogs. Exhausted, he quietly resolved himself to his fate, lay down at the bottom of the pit, and died.

The other frog continued to jump as hard as he could, although his body was wracked with pain and he was quite exhausted. Once again, his companions began yelling for him to accept his fate, stop the pain and just die. The weary frog jumped harder and harder and, wonder of wonders, finally leaped so high that he sprang from the pit.

Amazed, the other frogs celebrated his freedom and then gathering around him asked, "Why did you continue jumping when we told you it was impossible?"

The astonished frog explained to them that he was deaf, and as he saw their gestures and shouting, he thought they were cheering him on. What he had perceived as encouragement inspired him to try harder and to succeed against all odds.
Satınalma

Yerleşim : Türkiye / Osmaniye  |  Meslek : Diğer
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

2.93 saniye.
10:44:01, 2 Mayıs 2024, Perşembe

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım