Özellikle gelişmekte olan pazarlarda kurumsal yönetim konusunda başarılı şirketlerin hisseleri yüzde 20-30 kadar daha değerli oluyor.
Kurumsal Yönetişim Neden Önemli?Kurumsal yönetişim ilkelerinin uygulanması şirketlerin değerlerini artırıyor. Özellikle gelişmekte olan pazarlarda kurumsal yönetim konusunda başarılı şirketlerin hisseleri yüzde 20-30 kadar daha değerli oluyor.
Kurumsal yönetişim denince öncelikle yönetim kurulunun oluşumu, yönetim kurulu başkanı ile genel müdürün farklılaşması gibi yapısal konular gündeme geliyor. Oysa esas önemli olan yönetim anlayışından beklenenler. Kurumsal yönetim için gerekli olan yönetim kurullarının yetki ve sorumluluklarının tanımlanması, yönetim kurulları işleyiş süreçlerinin belirlenmesi, yönetim kurulu seçim esaslarının saptanması, yönetim kurulu başkanının görev ve sorumluluklarının belirlenmesi, yönetim kurulu üyelerinin yetkinliklerinin tanımlanması, yönetim kurullarının performans yönetim sisteminin kurulması gibi adımların asıl hedefi, şirketlerde bu yönetim anlayışına işlerlik kazandırmak.
Kurumsal Yönetişim Ne Demek? Bu Konudaki Kurallara Uymak Yeterli Mi?Kurumsal yönetişim, yönetim yapılarının ilişki içinde oldukları tüm kesimlere güven verici nitelikte olmasıdır. Yönetim anlayışının ise etkililik, tutarlılık, şeffaflık, adil olmak, hesap verebilirlik, katılımcılık/yayılım ve sorumluluk ilkelerini hayata geçirecek şekilde oluşmasıdır.
Kurumsal yönetişim konusundaki görüşler ağırlıklı olarak yapısal önlemler üzerinde durur. Ancak, yapısal önlemlerden daha önemli olan anlayışın yansıttığı davranışlardır. Yönetim anlayışı kurumsal yönetim ilkeleriyle uyumu tam sağlayamadığında yapısal önlemlerin önemi de kalmıyor. Örneğin, kurumsal yönetim konusunda ‘ideal’ olarak nitelendirilen birçok yapısal uygulamaya sahip şirketlerden birisi de yönetim anlayışında önemli zafiyetler bulunan Enron şirketiydi. Nitekim bu zafiyetler Enron’un sonunu getirdi. Bu anlayışı daha somut olarak anlatacak örnekler verebilir misiniz?
Bu anlayışı daha somut olarak anlamak için önemsenen davranış örneklerinin bazılarını şöyle sıralayabiliriz:
- Yönetimin, şirket varlıklarından şahsi menfaat sağlamaması.
- Şirketin doğrudan veya dolaylı olarak kontrol ettiği şirketlerle piyasa koşullarına uymayan fiyatlarla alış-verişte bulunmaması.
- Yönetimin, atamaları işi en iyi yapacaklar yerine kendilerine yakın olanlardan seçmelerinin engellenmesi.
- Çalışanların şirketle çıkar çatışması konumundan kaçınmaları konusunda eğitilmeleri ve bu konunun gözlenmesi.
- Hukuka ve etik kurallara uyumun sağlanması ve aykırı davranışların yönetimin dikkatine getirilmesini teşvik edecek sistemlerin kurulması ve çalıştırılması.
- Yöneticilerin yetkin ve etkili olmasının sağlanması ve kendilerine piyasa şartlarına uygun ücret paketi sunulması ve başarının ödüllendirilmesinin sağlanması.
- Şirketin her şeyin en iyisini kendisinin yaptığı iddiasıyla kurum dışı bilgi kaynaklarına ve gelişmelere karşı körlük göstermemesi.
- Şirketin değerini etkileyecek gelişmelerin zamanında değerlendirilmesi ve tüm mevcut ve potansiyel yatırımcılarla eş zamanlı olarak paylaşılmasının sağlanması.
- Şirketin geleceğine ilişkin risk ve fırsatların düzenli olarak değerlendirilmesi.
- Kurumsal yönetim sadece yapısal önlemlerle değil, aynı zamanda yönetim anlayışıyla da hayata geçirilebilir. Dolayısıyla, şirketlerimizin değerlerini artırmak istiyorsak, bir yandan sistemlerimizi bu anlayış doğrultusunda kurarken, diğer yandan da yönetimde bu anlayıştaki kişilere yer vermeliyiz.
Kaynak: Milliyet İnsan Kaynakları Gazetesi, Dr. Yılmaz ARGÜDEN