İnovasyon İçin Özgüven Şart! - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

İnovasyon İçin Özgüven Şart!


dt_turan
Girişimci Editör

Toplam 544 yazı
23/08/2007 :  06:57:27 Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


İnovasyon, yeni ve değişik birşey yapmak, faydalı bir yeniliği yaratmak demektir. “İnovasyon” adlı yeni kitabında Prof. Dr. İbrahim Kavrakoğlu, inovasyonun her alanda gerektiğini, bunun için de iş dünyasının özgüvene ihtiyaç duyduğunu söylüyor. Kavrakoğlu, "Küresel rekabetin hakim olduğu iş dünyasında “alelade olanı herkes yapıyor, yeni bir şey eklemek gerek” diyor.

İnovasyonu siz nasıl tanımlıyorsunuz?

Faydalı bir yeniliği yaratmak diye özetleyebilirim. Bu faydalı yenilik her alanda olabilir. Son dönemde daha çok ticari alanda ve şirketlerde inovasyon gündeme geliyor. İnovasyonun bir boyutu yaratıcılıkla ilgili yeni birşey ortaya koyabilmesi; ikinci bir boyutu da ticari bir faydaya dönüşmesi, kazanca yol açmasına yada yeni bir iş kolunu yaratması.

Neden son dönemde inovasyon bu kadar gündemde?

Yarım yüzyıl geriye gidersek eğer, İkinci Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan eksiklik olağanüstü kısa bir sürede kapandı. 20 yıl içinde üretim tesisleri hızla gelişti, Asya büyük bir atılım yaptı. Önceleri ucuz mallar piyasaya sürüldü. Başta Japonya olmak üzere Çin, Kore, Tayvan’dan bol miktarda mal geldi. Derken 80’li yıllarda kalite akımı oldu, yine Uzak Doğu’dan kaynaklandı. Kaliteli mallar piyasaya çıkmaya başladı, bunun etkileri elektronik, otomotiv, beyaz eşya gibi sektörlerde hızla görüldü. Bu yöntemleri iletişim ve küreselleşme sayesinde tüm dünya öğrendi. Öyle oldu ki artık her ülkede her mal bulunur oldu. Muazzam bir kapasite fazlası ortaya çıktı, yoğun bir rekabet başladı. Artık herkes kapasitesini kazanca dönüştürmek için çılgınca her sektöre, her müşteri kesimine saldırıyor. Bir diş macunu firması düşünün, pazar payını arttırmak için 30 çeşit diş macunu çıkarıyor. Muazzam bir çeşit patlaması yaşanıyor, bu da yanında maliyetleri getiriyor. Bir taraftan şirketler çok iyi para kazanırken diğer taraftan çok sayıda şirket iflas eder oldu. Günümüzün realitesi vahşi bir rekabet. Bu her alana taşındı, her sektör küreselleşti. Böyle olunca da bir marifet, hüner, yani inovasyon gerekliliği doğdu. İnsanlar farklı, faydalı ne yapabilirim diye düşünmeye başladı. Alelade olanı herkes yapıyor, yeni bir şey eklemek gerek.

Şirket nasıl yapıyor bu inovasyonu?

İnovasyon günümüzde olması gerekenden çok daha karmaşık bir hale getiriliyor, sanki bunu herkes yapamaz, çok iyi örgütlenmek gerek gibi ulvi bir hale geldi. İnovasyon iki türlü yapılabiliyor. Birincisi bilginin dikeylemesine geliştirilmesiyle yani arge ile. Burada dar bir alanda o güne kadar hiç üretilmemiş yeni bilgilerin üretilmesi hedefleniyor. Arge tabii sofistike bir iş. Örneğin bugün otomotiv, teknoloji, ilaç, bilişim firmaları yılda 7-8 milyar doları argeye yatırıyor. Yatay bilgi şeklinde yapılan inovasyon ise bir sektörün başka bir sektörden esinlenip yeni model yaratması. Ben buna bilgi kaldıraçlama diyorum.

Türkiye’de neden buluş yapılmıyor?

Hiç mi buluş yapılmıyor, yapılıyor ama patente konu olmayacak buluşlar yapılıyor demek ki. Yaratıcı bir millet olduğumuzu söyleyebilirim ama küresel düzeyde geçerli olan buluşlarımız yok. Bence önce yürek lazım. İş dünyasında özgüven eksikliği var. Bunu Alman, Japon yapar, biz yapamayız gibi güvensizliklerimiz var. İnsanın hiçbir zaman aşamayacağı tek sınır, kendi kendine koyduğu sınırdır.

Argeye verilen önemin az olmasınında payı var mı bunda?

Ne yazık ki argeye çok az emek veriyoruz. Argeye yapılan yatırımlarda Amerika, Japonya, Güney Kore başı çekiyor. Milli gelirlerinin yüzde 3’üne yakın bir para harcıyorlar. Avrupa Birliği çok daha düşük. Yüzde 1.5 seviyesinde. Türkiye ise 1000’de 6.5, yüzde 1’in altında. Argeyi 5 kat çıkarmamız lazım. Diğer taraftan bana göre çok büyük yatırımlar yapmadan bilgi kaldıraçlama ile de inovasyon yapılabilir. Ama tabii onun da kuralları var. Çok geniş bir bakış açınız olmalı, değişik sektörleri tanımalısınız ki bilgileri değişik yerlerden alıp yeni sentez yapın.

En çok hangi alanlarda inovasyon şart?

Her alanda yapılmalı. Biz küçümsüyoruz bazen, tekstil Türkiye’de bitti başka sektörlere kayalım diyoruz. Eğer inovasyonu tekstilde de yapabiliyorsanız bal gibi para kazanabilirsiniz. Japonya işçiliğin en pahalı olduğu ülke, tekstilde sürekli para kazanıyor. İtalya’nın bizim kadar tekstili var. Çünkü inovativler. Bizde büyük ölçüde emekle katma değer yaratılıyor. Bir takım işçiler çalışıyorlar, bilinen bir teknoloji, bilinen bir ipliği kumaşa dönüştürüyor. İtalya’da daha az insan çalışıyor bize göre fakat farklı bir dizaynda iplik üretiyor bu iplikle yapılan elbiseler üstünlük sağlıyor. İnovasyon için hayal etmek, odaklanmak ve inat derecesinde ısrarcı olmak şart.

Türk tipi inovasyon

Türkiye’nin yapmış olduğu iki önemli buluş örnek verilir hep. Bunlardan biri dolmuş diğeri vadeli çek. Dolmuş, paylaşılan taksi olarak bir Türk icadıydı. Vadeli çekin de aynı şekilde yurt dışında karşılığı yok. Yurt dışında çek nakit demektir. Ama bana göre çok mühim icatlar değil. Tabbiki Türkiye’de inovasyonlar oluyor ama çok az. Bu bir ülkede her bin kişiye alınan patent sayısıyla ölçülüyor. Türkiye’de bu rakamlar çok düşük. OECD ülkeleri sıralamasında biz hep en sonuncu çıkıyoruz.

Bilgi yoğun ürün

Bir üründe ne kadar çok bilgi varsa o kadar değerli. Misal 1 kilo plastik ürettiğinizde bunun değeri 1 milyon dersek, 1 kilo otomobil ürettiğinizde 10 dolar, 1 kilo uçak ürettiğinizde bunun değeri 1000 dolar. Buna kafayı takmalıyız. Kilosu 50 centten demir ihraç edeceğimize kilosu 5 dolardan kumaş ihraç edebilsek Türkiye’nin milli geliri çok daha artar. Çok nitelikli bir kumaş üretiyorsanız o kumaşın fiyatı 10, 20 doları bulur. O kumaşa kattığınız hünerle ilgili. Ne kadar bilgi, arge, ürge katarsanız o kadar para ediyor.

Bilgi kaldıraçlamada Toyota örneği

Bilgi kaldıraçlamayı en iyi uygulayanlardan biri Toyota. Just in time (tam zamanında üretim) uygulamasını süpermarketlerden aldılar. Toyota’nın patronu bir gün markete gidiyor ve stokların hiç tükenmediğini görüp, depolarının çok büyük olup olmadığını soruyor. Depo yok, malın tükenme hızına bakıp, telefonla sipariş veririz, mal hemen gelir cevabını alınca da bu sistemi kendi sektörüne uyguluyor. Macar bir mühendis tarafından bulunan cırt fermuarı da bir örnek. Mühendis tarlalarda gezerken çorabına yapışan dikenli otlardan esinlenip cırtı buluyor. Bir makyaj firması da otomotiv sektöründe kullanılan elektrostatik boyanın kolay çıkmadığını görüyor ve böylece kalıcı makyaj malzemesi üretiyor.


Yazan: Burcu Özçelik
Kaynak : Yenibiris.com

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Bilgisayar-Bilişim
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

1.03 saniye.
13:53:12, 17 Mayıs 2024, Cuma

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım