' Triz ' Yöntemi İle Kobi’lerin Rekabet Gücü. . . - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

' Triz ' Yöntemi İle Kobi’lerin Rekabet Gücü. . .


mozsarac
Üye

Toplam 419 yazı
03/04/2006 :  11:52:10   Yazarın websitesini ziyaret et Website  Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


İlk bakışta TRİZ, beyin fırtınası yöntemi ile problem çözmeye benziyor. Ancak beyin fırtınasında psikolojik yaklaşım ve bireysel yaratıcılık ağır basarken TRİZ'deki yaklaşım daha sistematik ve bilimsel. Bu yöntem çalışanlara balık vermek yerine balık tutmayı öğretiyor.

Küreselleşme döneminin yoğun rekabet ortamında yeni ürün geliştirme ve ürün farklılaştırması, belirli bir süre için rekabet avantajı ve yüksek kazanç sağlıyor. Bu avantajı, çoğunlukla araştırma ve geliştirme (AR-GE) çalışmalarına yüksek tutarda kaynak ayırabilen büyük şirketler kullanıyor. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ'ler) ise sermayelerinin sınırlı olması nedeniyle büyüme fırsatlarını kullanmakta zorlanıyor.

Bu ortamda KOBİ'ler için tek çıkış yolu, artık bir üretim faktörü haline gelen bilgiyi kullanmak olacak. Stok kontrolünden müşteri ilişkileri yönetimine kadar yeni yönetim tekniklerinin yenilikçi ve yaratıcı bir şekilde kullanılması, sermaye açığını bir noktaya kadar kapayabilecek. Büyümeye yardımcı olacak yönetim teknikleri arasında son yıllarda kalite ve ürün geliştirme ile ilgili olanları büyük önem kazanıyor. TRİZ, Kalite Fonksiyonları Açılımı (QFD), Taguchi yöntemi ve benzeri yeni teknikler ile üretimdeki sorunlarını çözen KOBİ'lerin önü açılıyor.



TRİZ'in gelişimi
Ürün geliştirmeyi ve icatların yapılmasını kolaylaştıran TRİZ'in temelleri, 1946 yılının Sovyetler Birliği'nde Genrich Sanloviç Altshuller adlı bilim insanı tarafından atıldı. Altshuller, dünya ülkelerindeki icatlarla ilgili onbinlerce patenti inceleyerek yeniliklerin nasıl yapıldığını araştırdı ve icatların ortak noktalarını tespit etti. Bu araştırmaların sonucunda geliştirdiği "Yenilikçi Problem Çözme Teorisi", günümüzde yeni icatların yapılmasında ve ürün geliştirmesinde kullanılıyor. TRİZ kısaltması, bu yöntemin Rusça adındaki kelimelerin baş harflerinden oluşuyor.

TRİZ yöntemi önceleri mühendislik problemlerinin çözümünde uygulama alanı buldu. Son yıllarda ise bu yöntem, ulaştırma, haberleşme, bilişim ve eğitim gibi alanlarda da iyi sonuç verebiliyor. Tasarım güçlüklerinin yenilmesini amaçlayan TRİZ, küçük büyük her işyerinde uygulanabiliyor. Bir KOBİ'de bu yöntemin bir ekip tarafından uygulanması, patent alacak değerde buluşların yapılmasına, ürünlerin farklılaştırılmasına ve yeni bir ürünün geliştirmesine imkan verebiliyor.



TRİZ nedir?
TRİZ tekniklerinin uygulanması "toplam kalite yönetimi" (TKY) çalışmalarının genel çerçevesi içinde daha iyi sonuç veriyor. Diğer kalite ve inovasyon yöntemlerinin aksine TRİZ'de sistem analizi daha büyük önem taşıyor. İlk bakışta TRİZ, beyin fırtınası yöntemi ile problem çözmeye benziyor. Ancak beyin fırtınasında psikolojik yaklaşım ve bireysel yaratıcılık ağır basarken TRİZ'deki yaklaşım daha sistematik ve bilimsel oluyor.

Bu yöntemde işe Altshuller'in belirlediği 39 mühendislik parametresinin incelenmesi ve 40 yenilikçi ilkenin dikkate alınması ile başlanıyor.

Bu parametre ve ilkelerden yararlanılarak oluşturulan 85 dolayındaki standart çözüm içinden, problemi ortadan kaldıracak bir tanesi seçiliyor. Bu çözüm orijinal olduğunda, patent almak da kolaylaşıyor.

TRİZ'de bütünsel ve kapsamlı bir yaklaşım uygulandığı için, çözümlerin uygulanabilirlik düzeyi daha yüksek oluyor. Bu bakış açısı, örneğin bir kimya mühendisinin olaya yalnız kendi mesleki birikimi açısından bakmasını önlüyor ve çok disiplinli bir yaklaşımla sorunların gerçek kaynağına inilmesine imkan veriyor. Böylece "psikolojik atalet" diye adlandırılan ruh halinin engellediği yaratıcılığa ve yenilikçiliğe tam yol veriliyor.



KOBİ'lere yararları
Bir metodoloji ve model tabanlı yönetim tekniği olarak, TRİZ, en küçük küçük işletmelerde bile kullanılabilir. TRİZ'in alet kutusuna ulaşmak ve kavramak kolay olduğu için, belirli bir süre eğitim ve danışmanlık hizmeti alan her yönetici bu yöntemi hayata geçirebilir.

Bir metodoloji ve model tabanlı yönetim tekniği olarak, TRİZ, en küçük küçük işletmelerde bile kullanılabilir. TRİZ'in alet kutusuna ulaşmak ve kavramak kolay olduğu için, belirli bir süre eğitim ve danışmanlık hizmeti alan her yönetici bu yöntemi hayata geçirebilir. Yaratıcılık ve yenilikçilik için bir katalizör görevini yerine getiren TRİZ'in diğer kalite iyileştirme teknikleri ile birlikte kullanılması da mümkün.

Bu yöntemin KOBİ'lere yararları şöyle sıralanabilir:

-TRİZ ile şirkete özel ve spesifik çözümlere ulaşmak mümkün olduğu için, uygulama sırasındaki problemler asgariye iner.

TRİZ'deki çözüm zenginliği ve bunların tümünü bir arada görme imkanı karar almayı hızlandırır.

-TRİZ, başarısızlıklardan ders çıkarmayı ve öğrenmeyi kolaylaştırır.

-Türkiye'deki değişim sürecinin ve ekonomideki iniş çıkışların zorunlu kıldığı "ince ayar" düzenlemeleri için, TRİZ önemli ip uçları verir.

-Yöntemin somut olması ve adım adım uygulanması, aceleci kararlarla mevcut düzenin bozulmasını önler.

-Deney-hata yönteminin ortaya çıkardığı kaynak ve zaman kaybı TRİZ'de daha azdır.

-Strateji, bilgi ve dünyadaki en iyi uygulamaların bir toplamı olan TRİZ'i sürekli olarak geliştirmek ve ekleme yapmak da mümkündür.

TRİZ ile mucit olmayı öğrenmek belki çok uzun zaman alabilir ama şirketin yeniden yapılanması ile mevcut ürünlerin geliştirilmesi, şirketin performansını ve kazancını bir şekilde yükseletebilir.



Dokuz adımda TRİZ

Mevcut ürünler ile süreçleri geliştirmek ve yeni ürünler bulmak için kullanılan TRİZ yönteminin en büyük özelliği, somut ve kolay uygulanabilir olmasıdır. Şirketini, ürününü ve pazarını iyi tanıyan bir yönetici ekibi, bu yöntemi adım adım uygulayabilir. TRİZ yönteminin başlıca aşamalarını şöyle özetlemek mümkün:

Problemin analizi: Bu aşamada üretimdeki sorunlar veya amaçlanan yeni ürünün önündeki engeller kapsamlı olarak anailiz ediliyor.

Modelin analizi: İkinci aşamada, TRİZ'in parametreleri ve ilkeleri dikkate alınarak problemin analitik bir modeli oluşturuluyor. Bu modelin incelenmesi ile problemin çözümü için gerekli ip uçlarına ve adımlara ulaşılıyor.

İdeal çözümün formülasyonu: Amaçlanan en mükemmel çözümün unsurları yine bir model çerçevesinde analiz ediliyor. Problem modeli ile çözüm modeli karşılaştırıldığında, hangi konularda neler yapılması gerektiği netleşiyor.

Madde ve alan kaynaklarının taranması: Dördüncü aşamada, amaçlanan çözüm ve icada ışık tutacak tüm bilimsel kaynaklar taranıyor. Bu tarama sayesinde, amaçlanan buluşun teknolojinin evrim içindeki yeri belirleniyor. Böylece araştırmacılar tarihteki icatların nasıl yapıldığını kavrayabiliyor.

Bilgi bankasının kullanımı: Kaynak taraması ile elde edilen bilgilerin, problemi çözme konusunda nasıl kullanılacağı bu aşamada belirleniyor. Bilgi bankasındaki verilerin fonksiyonlara göre sınıflandırılması kullanımı kolaylaştırıyor.

Problemin yeniden formülasyonu: İlk beş aşamada elde edilen bilgi ve ipuçlarından yararlanılarak problem ve çözüm modeli tekrar ele alınıyor ve gerektiğinde değiştiriliyor.

Çelişkilerin giderilmesi: Amaca ulaşmayı engelleyen çelişki ve sorunla bu aşamada çözüm aranıyor. Bilgi bankasından yararlanılarak, ulaşılan çözümün orijinal olup olmadığı araştırılıyor.

Çözümün uygulanması: Bu aşamada bulanan çözüm hayata geçiriliyor ve bu çözüm, ideal çözüm ile karşılaştırılıyor.

Çözüme ***üren adımların analizi: Tüm sürecin baştan sona kadar tekrar ele alınması sayesinde, sonraki dönemlerde yeni ve daha ileri çözümlere ulaşma konusunda birikim oluşturuluyor.



TRİZ'in temelinde diyalektik mantık var

TRİZ yöntemini, diyalektik mantığın ve düşünce tarzının iş hayatının problemlerine uyarlanması olarak tanımlamak da mümkün. Çünkü üretim sırasında ortaya çıkan çelişkilerin analiz edilmesi ve çözülmesi, TRİZ'in temel yaklaşımlarından biri olarak kabul ediliyor. Çelişki ve sorunlar, TRİZ ile fırsatlara dönüştürülüyor.

Bunun için önce teknik sistemlerin gelişimi incelenerek bir çelişkiler matrisi hazırlanıyor. Bu matrisin satırlarında, yapılan işte olumlu ilerleme sağlayacak faktörler yer alıyor. Sütunlara ise sorun yaratan ve amaca ulaşmayı zorlaştıran engeller konuyor. Bu faktör ve engeller matriste eşleştirildiğinde hem standart çözümlere ulaşmak hem de bu çözümleri şirketin bünyesine uyarlamak kolaylaşıyor. Yöntem sorun çözme ve yeni ürün geliştirme dışında aşağıdaki alanlarda da kullanılıyor:

Teknolojik öngörü: Araştırma ve analiz sırasında oluşturulan modeller ve uygulama sürecinde ulaşılan sonuçlar, teknolojik öngörü konusunda da yarar sağlıyor. Bu öngörülerdeki dönüm noktaları, yeni TRİZ araştırmalarının hedefi olarak alınıyor.

Uzun vadeli planlama: TRİZ yöntemi, demografik analiz ve talep analizi ile birlikte kullanıldığında şirketin orta ve uzun vadedeki geleceğinin planlanmasına katkıda bulunuyor.

Yalın yönetim: Yönetim kademelerinin azaltılması, hızlı ve etkin karar alma ile esneklik hedeflerine, bu yöntemin analitik araçlarını kallanarak ulaşmak mümkün oluyor. Yalın yönetimin maliyetleri düşürmesi ve rekabet gücünü yükseltmesi ise şirketin istikrarlı bir büyüme ivmesini yakalamasını kolaylaştırıyor.

Eğitime katkı: Uygulamalar, çalışanlarda eleştirel ve analitik düşünce yeteneklerini geliştiriyor. TRİZ sürecinde edinilen muhakeme ve akıl yürütme deneyimi, şirketin her faaliyetinde önemli iyileştirmeler sağlayabiliyor. Bu yöntem çalışanlara balık vermek yerine balık tutmayı öğretiyor. Tablonun bütününe bakabilme yeteneği de önemli kazanımlar arasında sayılıyor.

Değişimi hızlandırma: Türkiye, küreselleşmenin gereklerine ve AB müktesebatına uyumu kısa bir süre içinde gerçekleştirmek zorunda. TRİZ'in kapsamlı, özgün ve evrimci yaklaşımı, bu süreçte önemli yararlar sağlayabilir. Toyota, 90'lı yıllardaki hızlı değişim sürecinde, diğer yönetim teknikleri ile birlikte TRİZ'i de kullandı.

Dünya'daki küçüklü-büyüklü çok sayıda şirketin kullandığı bu yöntemi ile ilgili daha ayrıntılı bilgilere, internette Türkçe ve İngilizce olarak triz kelimesi ile arama yaparak ulaşabilirsiniz.



Rekabet gücünü kur değil inavosyon yükseltecek

TÜSİAD'ın eski başkanlarından Erkut Yücaoğlu'nun tespitlerine göre Türkiye, lisans, royalty, know-how, isim hakkı ve benzeri teknoloji kullanımı için bir yılda dış ülkelere 2 milyar dolar ödüyor. Yücaoğlu'nun hesabına göre bu tutar, 45 bin araştırma-geliştirme mühendisinin iki yıllık ücretine eşit düzeyde bulunuyor. Bu hesap, ekonomide araştırmaya öncelik verilmesinin, hem cari işlemler açığı, hem de genç kuşaktaki işsizlik sorunlarının çözümüne katkıda bulunabileceğini gösteriyor. İnovatif (yenilikçi) ve yaratıcı çözüm ve buluşlara odaklanmanın yararları bunlarla da kalmayacak. Ürünlerin farklılaştırılması ve geliştirilmesi, katma değeri ve rekabet avantajını yükselterek, iç ve dış pazarlarda satışları artırabilecek.

Araştırma ve geliştirme çalışmalarında yol alınması Türkiye'nin ülke dışındaki imajının iyileştirilmesinde de önemli rol oynayacak. Yalnız bir Nokia markasının sakin, kendi halinde insanların yaşadığı ve "Beyaz Zambaklar Ülkesi" olarak bilinen Finlandiya'nın imajını nasıl değiştirdiğini dikkate aldığımızda teknolojik araştırma ile ürün geliştirmenin önemi daha iyi anlaşılabilir.

Zengin ülkeler ve şirketler araştırma ve geliştirme için büyük harcamalar yapabiliyor. Yeni ilaçlar ve elektronik cihazların icadı için yıllar boyu süren çalışmalar için büyük kaynakların ayrılması gerekiyor. Ancak ekonomilerin hızlı büyümesi ve ihracatın istikrarlı artışı için muhakkak "icatçı" bir ülke olmak gerekmiyor. 1660 yılında bu yana yapılan 376 önemli icat ve keşfin yalnız ikisi Japonya'ya ait. Ama bu ülkenin şirketleri diğer ülkelerde yapılan icatları geliştirmeyi, insanların ihtiyaçlarına ve zevklerine uyarlamayı çok iyi biliyor. Daha 1980 yılında kişi başına milli gelir açısından Türkiye'nin gerisinde bulunan Güney Kore de aynı yaklaşımı kullanarak ileri teknoloji ürünleri ihraç edebiliyor. Benzer bir gelişme rotasını Türkiye'de pekala izleyebilir.



Türkiye de yapabilir
Türkiye'deki girişimciler ve iş insanları da ne yapıp yapıp, araştırma ve geliştirme çalışmalarına daha fazla kaynak ayırmak zorunda. Çünkü teknoloji fuarlarını gezerek, en modern makineleri getirtmek, sorunu ancak kısa vade için çözüyor. bir süre sonra teknoloji yarışında yine tur kaybediyoruz. Bu nedenle orta vadede hızlı büyüme için, yeni yönetim tekniklerinden ve araştırma yöntemlerinden yararlanmak şart. Bunun için gerekli altyapı da mevcut: Kalite yönetimi konusunda son yıllarda epey yol aldık. Dünyadaki gelişmeleri yakından izleyen onbinlerce genç ve donanımlı mühendisimiz ve işletmecilerimiz var. Gaziantep, Bursa ve İstanbul gibi illerde çok kısıtlı imkanlarla üretim yapıp, dünya otomotiv devlerine parça üreten şirketlerimizin sayısı hiç de az değil. Arçelik ve Vestel gibi şirketler, kullandıkları teknolojilerin bir bölümünü kendileri geliştirebiliyor.

QS-9000 gibi küresel standartlara ulaşmak, Taguchi, altı sigma, TRİZ gibi yöntemlerle mevcut ürünleri mükemmelleştirmek, maliyetleri düşürmek ve yeni ürünler geliştirmek için çok yüksek maliyetler gerekmiyor.

Son 13 yılda üç şiddetli krize rağmen ayakta kalan, Gümrük Birliği ile ithalat serbestleşmesini göğüsleyebilen girişimcilerimiz, inovasyon konusunda da atılım yapabilir. Bunun için iş insanlarımızın kur düzeyi ve teşvikler gibi kısa vadeli sıkıntıları aşıp, gözlerini kürüsel pazarlara dikmeleri lazım...


Faruk Türkoğlu


Yerleşim : Türkiye / Gaziantep  |  Meslek : Muhasebe
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

1.03 saniye.
13:34:38, 4 Mayıs 2024, Cumartesi

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım