Stres insanın ruhsal ve bedensel sınırlarının zorlanmasıdır. Her türlü değişiklik bir zorlanma yaratır ve her zorlanma bir uyum çabası doğurur. Bunun adı da strestir.
Stres halk arasında yaygın olarak kabul edildiği gibi işini kaybetmek, sevdiği yakınını kaybetmek gibi sadece olumsuz olayların doğurduğu bir durum değildir. Terfi etmek, evlenmek gibi olumlu olaylar da stres kaynağıdır. Bu nedenle stres ne bir hastalıktır ne de mutlaka olumsuz bir durumdan kaynaklanır. Ancak streslerle iyi başa çıkılmadığı durumlarda kişi hastalığa hazır hale gelir.
Her türlü başarının temelinde stres vardır. Çünkü gerçek başarı sınırların zorlanmasıyla ortaya çıkar. Sınırlarının zorlanmasından hoşlanmayanlar “ortalama” olarak kalırlar. Bu durum birçok kişi için ayrıca stres kaynağı oluşturur.
Değişen Dünya Günümüz dünyası her alandaki değişikliğin çok yoğun yaşandığı bir süreçten geçmektedir. Gelecekte bu değişimin ivmesi daha da hızlanacağına göre, giderek artan bir stres ortamında yaşamak kaçınılmaz gibi gözükmektedir. Düşünerek, tartarak, strateji geliştirerek, karar verilerek eyleme geçilen “satranç oyunu” dünyasından; değişen koşullara uyum sağla****, anında karar vererek eyleme geçilen “bilgisayar oyunu” dünyasına geçtik.
Bugün iş hayatında yer alan herkes dünün dünyasında doğdu; eğitimini, köklerini dünün dünyasında geliştirdi. Oysa hayallerimizi, umutlarımızı ve meslek beklentilerimizi bir başka dünyada gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bu dünyaya uyum sağlamak ise kaçınılmaz olarak temel bir stres kaynağına dönüşüyor.
Kaynak: Bu yazı, Kolay İletişim tarafından, KobiFinans için, yönetim danışmanı Prof. Dr. Acar Baltaş’ın yazısından derlenmiştir.
acarbaltas.com