Yeni Üye Toplam 40 yazı |
|
ilayda Yeni Üye Toplam 1 yazı | ![]() ![]() ilayda Yerleşim : Türkiye / İstanbul | Meslek : Öğrenci |
dengiza Yeni Üye Toplam 40 yazı | 18/09/2006 : 11:56:03 ![]() Özgür İNSAN Yerleşim : Türkiye / Urfa | Meslek : İletişim |
rohan Yeni Üye Toplam 13 yazı | ![]() ![]() SELAMLAR SONSUZDUR BIZDEN DUYANLAR YOKSUNDUR BIZDEN DENIZLER DURGUNDUR EBEDIDEN RAKAMLAR SONSUZDUR SONSUZ GECMISTEN.... MERHABA ARKADAS.... YAZINDA EKSIK OLAN TEK BIR a HARFI.... TOPLAMDA SORDUGUN WE YERINE 1 SORU SAYDIGIN 4 SORU.... BU DEMEK OLUYORKI A1.4= SENIN ARADIGIN CEWAPTIR.... SORUNA BASLAMADAN ONCE YAPMIS OLDUGUN ACIKLAMACI ALTYAZIN SADECE BUNA GEREK DUYAN INSANLAR ICIN OLMUS.. BU DA DOGA KAWRAMINA KESINLIKLE KARSI.. BU DUSUNDURUCU... AYRICA ISTEDIGIN SONUCA ULASMAN ICIN HERSEYDEN ONCE DENGE KAWRAMINI we KURAMINI ESIT SEWIYELERDE TUTMAYI BECEREN BIR SISTEMI KURMANI GEREKTIRIR... BENCE SADECE TEHLIKELI AKILLAR BIRBIRINI KOWALAR:) IYIAKSAMLAR... Yerleşim : Türkiye / İstanbul | Meslek : Serbest meslek |
derya Yeni Üye Toplam 5 yazı | ![]() ![]() tartismalarin bir kismina baktim. benim merak ettigim konu analitik zeka ile duygusal zekayi nasil tanimlayacagiz. Analitik zekayi sinifli topluma mal etmek ne kadar dogru olur. Ayrica kuantum fiziginde bahsedilen maddenin sezgiselligini insandaki duygusal zeka ile benzetebilir miyiz. Son olarak kuantum fiziginde bile artik maddenin sezgiselliginden,cesitliliginden ozgur tercihliliginden , surekli degisiminden bahsedilirken insanlarin bugun bu kadar dogmatizmin etkisinde olmalarini nasil aciklayacagiz. Tesekkurler Yerleşim : Türkiye / Ankara | Meslek : Ev kadını |
derya Yeni Üye Toplam 5 yazı | ![]() ![]() sorularima cevap olabilecek kimse yok mu Yerleşim : Türkiye / Ankara | Meslek : Ev kadını |
dengiza Yeni Üye Toplam 40 yazı | ![]() ![]() deryaya selam. Özgür İNSAN Yerleşim : Türkiye / Urfa | Meslek : İletişim |
dengiza Yeni Üye Toplam 40 yazı | ![]() ![]() selamlar..cevaplara yakın sorularınızı okudum..hakikaten tartışılacak önemli konulardır bunlar.analitik zeka ile duygusal zeka arasındaki fark taban tavana zıt konular.analitik zekayı yadsımıyorum ama getirdiklerinide çözmemiz gerekiyor. analitik zeka ile duygusal zeka doğal toplum dediğimiz toplumsal form çağındada vardır.fakat dengelidir.analitik zeka dediğimiz akıl biçimi hala toplumsal düzeye kavuşmamıştır.daha çok duygusal zeka dediğimiz yön o evrede toplumsal form olarak ana etrafınsa gelişen üretimdir.analitik zeka ise,çoban kabilelerde kendisini geliştiren doğa-avcı biçimindeki yaşayıştır.ama toplumsallaşmamıştır.denge vardır öncülük misyonu anadadır.ana etrafında biriken artı değer daha sonra sömürü çarkı dediğimiz sınıflı toplum düzenini açığa çıkartır.analitik zeka toplumsal forma dönüşür ama devletin öz düşüncesine dönüşür.duygusal zeka ise kaybolur.çünkü ana ve kadın emeğini yadsı**** zor ve despotik dediğimiz hiyerarşik düzen dönemi başlar.denge kaybolur çıkarcı iktidarcı dönem böylece başlar. madenin sezgiselliğini insandaki duygusal zeka ile benzetmekten çok bağını koyabiliriz.şu anda gelişen gerçeğe takın tez,animist diyalektiktir.doğayı ilk insan gibi canlı kendi döngüsünde zekalıdır dediğimizde sorunuzada cevap olabilir.kaldıki kadının sezgiselliği parçacığın yaklaşımına benzetebiliriz.kaldıki insanı maddenin en gelişmiç hali olarak isimlendirdiğimizde madenin sezgiselliğini-insanında bu sezgiselliğin yoğunlaşmış halidir söylemi gerçeğe yakın görmek gerekmiyormu? doğmatizme gelince,hiherarşik devletçi toplumun gelişimiyle birlikte gelişentoplum yapısı kendisiyle yabancılaşmayla ele aldığımızda,doğmatizmide anlamış oluruz.ak ve kara mantığı hiyerarşiyle birlikte gelişmiştir.determinizm sınıflarla birlikte gelişmiştir.bu düşünce yapısını,sümerlerde oluşum merkezi dediğimiz zigguratlarda temeli atılmıştır.orayı araştırmak en büyük zihniyet ve vijdan devrimini yaratacaktır........... selamlar saygılar Özgür İNSAN Yerleşim : Türkiye / Urfa | Meslek : İletişim |
dengiza Yeni Üye Toplam 40 yazı | ![]() ![]() merhaba....derya arkadaşımız nerelerde acaba?rohan arkadaşımız ironi yapmış sanırım...belki doğaya matemetiksel bakıyor..bilemiyorum.ama denge kavramı doğru bir kavram.düşüncelerini açıklasa belki bzde katkımızı sunardık..neye nsıl bakıyor?çünkü optimel denge konusu doğa,toplum ve canlı türüne karşı yeni bir bkışı sunuor..yada soruma karşı yorumlarınız nedir? selamlar Özgür İNSAN Yerleşim : Türkiye / Urfa | Meslek : İletişim |
derya Yeni Üye Toplam 5 yazı | ![]() ![]() herkeese merhaba Rohan arkadasin sorusu anlamliydi. Gunumuz toplumunda insanin yasadigi bircok sorunun temelinde dusuncedeki dogmatikligin ya da dengesiz bakis acisinin yattigi dogru. Bu konuda bir ornek verebiliriz. Duygusal zeka ile analitik zekanin bugun insaninda dengesiz olusu insani bircok cozumsuzlukle basbasa birakiyor. Ozellikle bati merkezli dusunce analitik zekayi duygusal zekadan kopararak insana en buyuk kotulugu yapti.Insanin kafasinda atom bombasini patlatti.Bilimi ahlaktan felsefeden kopardi. Bu dengesizlik oyle bir buyudu ki bir tarafta her seyi hiclestiren bireycilik gelisirken diger tarafta bireyi tumden yok sayan asiri toplumsallik olustu. Bir baska ornek insanin doga veya toplum karsisindaki durumudur. Insan ne doganin icindeki her sey gibi bir gelisimi yasamistir ne de onun tamamen uzerinde bir varliktir. birincisi insanin cok basitlestirmek olur ikincisi insani bireyciligin allahi, iktidarin tapicisi, bencil yapar. doganin icindeki her sey gibi gelisimi derken siradanlastirmaktan soz ediyorum. Insani maddenin gelisiminin bir sonucu olarak degerlendirmek de buyuk bir hata olur. nitekim marksizm bile bu konuda hata yapti. Insanin toplumsallasma ile var oldugu gercegi uzerinde fazla durulmadi. yine tersinden bireyciligin insani yok olusa goturecegi hesaplanamadi. insanlik tarihini sinifli toplum tarihi olarak almak koskoca bir dogal toplum kazanimlarini yok saymak oldu. ve yine kapitalizme belki de en buyuk katkiyi yapmis olmaktan kurtulamadi. simdilik bu kadarla birakiyorum arkadaslar denge konusu gercekten onemli. bu konuda kuantumun bircok yaklasimi cozum sunuyor. Her sey birbiri ile bir etkilesim icindedir. YIne diyalektik dusuncenin de bununla iliskili oldugunu dusunuyorum. Denge diyalektik dusuncede anlam buluyor. insanlikgin diyalektik dusunceyi nekadar kavradigi tartismalidir. dogmatik dusuncenin etkileri halen etkisini gostermektedir. tesekkurler Yerleşim : Türkiye / Ankara | Meslek : Ev kadını |
dengiza Yeni Üye Toplam 40 yazı | 06/01/2007 : 18:30:57 ![]() merhaba...yorumunuzu okudum...denge vb konuları tartışmak önemli fakat yanılan düşünceleride eleştirmek gerekir.şimdi marksizimin yanılgısı,toplumların gelişimini zorunlu olarak iktidara ve devlete bağlamış olması hata veya yanlıştı.yani zorunlu ekmiş gibi bakışı yanlıştı.oysa devlet ve iktidar halkların kamburu ayrıca mayasında anti eşitlik anti özgürlük olduğu tezi yanılgının temel eleştirisiydi ve doğruya yakın tez gibi geliyor. ayrıca,insan doğa toplum yorumu mekanik düşünceyle ele almakta..ikinci bir yanlıştı..doğa yasaları,tanrı yasaları,sosyolojik yasalarive en son bilimsel yasaların düşünce kökenlerinde doğmatik yorumlayış vardır.aslında tarih,hegelin aristonun vb dediği gibi idealist meteryalist düşünce çatışması tarihin ilerleyiş motorudur tezleri yanlıştır.bugünkü bütün kavga ve uçların kökeninde bu bakış ve davranış vardır.bunun kökeninindede sümer rahiplerinin zihniyeti oluşturma aşaamasında olmuştur..doğmatik düşünceyi bu süreçlerde kalıplaşmıştır. insan doanın bir uzantısıdır.canlı doğanın muhakeme yeteneğine kavuşmuş maddesidir.doğaya eko sistemle bağlıdır.öyle çevreci vb yorumlayış yanlıştır.yani insan doğanın canlı hafızasıdır.açıkçası diyalektik bakış tamamlayıcılıktır.bu bakış dengeninde çözümü,doğmatik bakışında panzehiridir.......... selamlar Özgür İNSAN Yerleşim : Türkiye / Urfa | Meslek : İletişim |
kime_ez Yeni Üye Toplam 15 yazı | ![]() ![]() tartışmalarda konun sosyal yanı değerlendirilirken belirsizliğin asıl belirleyici olduğu üzerinde duruluyor.Canlının ve diyerlerinin temelde kendini koruma ve kollama isteği ya da en az enerjiyle en büyük sonucu doğurma amacı bence bu düşünceyle zıtlaşmaktadır.quantumun adeta günümüzde kullandığımız kader anlayışına denk gelen bu tanımı zamanın metafizik açıklamasını reforme edilmiş halini andırıyor.quantum hadise yi teknik açıdan anlamlandırma paradigmasıdır ve kendini aşmak için doğduğu aşikardır.Ara paradigmadır ve sonraki adımda meydana çıkabilecek şoklara hazır etme uğraşıdır.aslında biyolojik ve fiziksel karşılığını çoktan bulmuş bu paradigma zamanın kutsallarını kendini sorgulayan bizce sorgulatan gücü ortaya çıkaran sosyal ,toplumsal iradenin karşılığıdır.adı geçen belirsizlik netleşirken kuarkların temel yapıtaşlarının labaratuar şartlarında elde edilen adı herneyselerin bir zamanlar karadelik vardı şimdi nerdeler bilmiyorum dedirtecek icatlar olduğu açıktır.sizden açılım beklemekteyim..saygılar kime_ez Yerleşim : Türkiye / şanlıurfa | Meslek : Kimyager |
ahmetnuray Yeni Üye Toplam 60 yazı | ![]() ![]() KUANTUM DÜŞÜNCE TEKNİĞİ (Eklenme tarihi:17.06.2008) KUANTUM DÜŞÜNCE GRUBU Kuantum Düşünce Grubu, 7beyazkapı Sanat Grubu tarafından kuruldu. 2004 yılında faaliyetlerine 7 kişi ile başlayan grubun sanatçı sayısı artmaya devam ediyor. www.7beyazkapi.com internet sitesinde, Kuantum Düşünce Grubu’nun çalışmaları da yer alıyor. Kısa bir süre sonra www.kuantumdusuncesanat.com adresindeki internet sitesinin de faaliyete geçmesi ile birlikte konuyla ilgilenen herkese pozitif fikir verecektir. Pozitif yaşamın ve pozitif düşüncenin, tüm dünyada vazgeçilmez bir kavram, felsefe haline dönüştüğü bir zamanda, sanatın üretken, pozitif düşündürücülüğünün toplumlar arası iletişimi güçlendirmesi, ana amaç oldu bu grup için. Pozitif üretimin ve pozitif düşüncenin insan zekasına faydalarını anlatmak için yola çıkan Kuantum Düşünce Grubu fertlerinin büyümesinin hikayesidir bu oluşum aslında. Felsefeci olmayan ama felsefeci gibi düşünen; profesyonel olmayan ama profesyonelleşmek için araştıran, geliştiren aynı fikirler doğrultusunda çığ gibi büyüyen bir grubun başlangıcı oldu KUANTUM DÜŞÜNCE GRUBU. Fikir üreten beyinlerin yapıcı gücünün farkına varan, düşlerin gerçek öyküsü oldu Kuantum Düşünce Grubu. Bugünlerde harıl harıl çalışıyorlar bu topraklarda fikirler yeşersin diye… Yeşeren tohumların kök salması için de proje üzerine proje üretiyorlar. Pozitif beyinleri ile öncelikle kendileri için değil, projelerini her kim faydalı hale getirebilecekse onun için, hep birlikte, kuantum düşüncenin özü ile çalışıyorlar. Grupta her türlü fikir tartışılıyor. Olumlu ve yaratıcı her fikir, uygulanabilecek her alanı kapsıyor. • Sanat ve ötesi • Başarı ve öncelikleri • Eğitim ve faydaları • Çalışmak ve üretmek • Üretmek ve paylaşmak • Paylaşmak ve çoğalmak • Pozitif düşünmek ve düşündürmek • Keşfetmek ve keşfedilmek Kısacası yapmak; asla yıkmamak grubun vazgeçilmez temel ilkesi. • Kuantum Düşünce Grubu’ndanım. • Pozitif düşünerek keşfetmektir amacım. • Öğretmektir, gelişmektir uğraşım. • Vermekle çoğalmaktadır güçlerim. • Sevmekle gelişir pozitif düşüncelerim. • Pozitifleştikçe gelişir hücrelerim. • Taş üzerine taş koymaktır ana hedefim. • Var olmak, oluşturmaktır benim ilkelerim. diye söyler Kuantum Düşünce Grubu’nun her üyesi. • Gönüllü üyeliktir bu, zoraki değil. • Pozitif bağlılıktır bu değişken değil. • Bugün var pozitif düşünce tarzı, yarınlarda da. • Sonsuza dek var olacak pozitif yaşam, üretken düşünce tarzı. Olumsuz şeyler düşleyemeyen bu grubun elemanları. “Hiçbir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz” felsefesi ile hareket ediyor. “İnsan beyninde var olan değerler, kullanılmadığı için yok sayılamaz. Sadece keşfetmeyi bilin. Kendi öz benliğinizin derinliklerinde var olan pozitif enerjiyi kullanmayı öğrenin.” der, bu grubun insanları. Öğrenin nasıl çalışabileceğini, beyninizin tüm kapasitesini. Bu da beyninizin ürettiği düşlerin tümünü hayata geçirmeyi mümkün kılar. Yeter ki pozitif düşünün. Pozitifçe araştırın. Pozitif hissedin ki; size bahşedilenleri kademe kademe keşfedin. Var olan enerjinizin; var olan düşlerinizi, bugün de var olan geleceğinizi nasıl işlevsel hale getirebileceğini araştırın. Kendi öz benliğinizin keşfine çıkmak, kader içinde gezinmeye benzer. Sonu görünmeyen okyanuslar misali. Yeterlilik kavramının ayrıca her beyinde, her düşte ne anlam ifade ettiğinin de altının çizilmesi gerekir. Her istediğini bir an evvel elde etmek isteyenlere sıkça rastlamışızdır. Bu sabırsız grubun hayat merdiveninin zorlu basamaklarına takılıp düştüklerine hepimiz birkaç kez şahit olmuşuzdur. Unutulmamalıdır ki; merdivenleri tek tek çıkan yorulmaz. İkişer ikişer çıkan yorulur. Basamakları üçerli çıkmaya kalkanlar da vardır hayatta. Merdivenleri bir an evvel çıkmak isteyenler emin olunuz zirveye çıkamadan bezgin düşerler. Anlaşıldığı gibi zamana karşı yarışmak yerine zaman içinde, zamanı dolu dolu yaşamak, her anın hakkını vererek, her anlamın değerini bilerek yaşamak, pozitif yaşam felsefesidir (Kuantum Düşünce Sanatı). İmkansızı düşlemiyor bu grup. Olmayacakları zorlamak yerine olasılığın, pozitif potansiyelle bezendiği bir yaşam felsefesi düşlüyor grubun takipçileri. Hiçbir şey yoktan var olmaz, vardan yok olmaz felsefesine dayanarak bu grubun üyeleri der ki: Düşünen beyinlerde var olan pozitif değerler (enerji molekülleri) kullanılmadığı için yok sayılamaz. Sadece keşfetmeyi bilin. Kendi iç dinamiklerinizde var olan pozitif enerjiyi işlevsel hale getirmeyi öğrenin. Öğrenin nasıl çalışabileceğini düşlerinizin tüm kapasitesini. Pozitif düşünce mümkün kılar sizlere, kullanılmayan değerlerin keşfedilmesini. Yeter ki yapıcı düşünün, olumlu araştırın. Pozitif hissedin ki pozitif olmanın zevki ile dolu dolu yaşayın. Var olmak ile olmamak arasında ki incecik bir çizginin farkına varanlar, kaderlerinin kendi ellerinde olduğunu; çalışarak, keşfederek, yaşa****, yaşatarak kısacası insan olarak düşünmekten zevk alırlar. Kuantum Düşünce Grubu Kurucusu, Başkanı: Ahmet Nuray www.ahmetnuray.com ahmetnuray Yerleşim : Türkiye / İştanbul | Meslek : Sanatçı |
ahmetnuray Yeni Üye Toplam 60 yazı | 28/06/2008 : 22:16:55 ![]() - YAŞAM GALERİSİ:Konu üzerinden çıkar sağlamaya çalışan kişi,kurum ve kuruluşlara duyuru niteliğinde bu makaleyi kısa bir süre önce yazdım. Müzeleri, sanat galerisi, sanat atölyesi, pedagojik eğitim merkezi haline getiren Türk sanatçı Kimdir? Üstelik İsviçre gibi bir ülkede. Türkiye’den binlerce kilometre uzakta, yirmi sene önce kuantum pedagojisi tekniğinin eğitimdeki yerini tüm dünyaya kanıtlamaya başlamış. KUANTUM DÜŞÜNCE tarzının insan zekası üzerindeki faydalarını, sanatın derinliklerindeki gizemli dünyasının yardımı ile kanıtlamış. Konunun uzmanları tekniğin, çocuklar üzerindeki başarısını uygulamalı bir yöntemle kanıtlandığını gördüler.-Sanat bir iletişim aracıdır dedi, Eğitimci Sanatkâr. Sanatçı yeteneğinin sadece belirli kişilerde oluşan yetenek olmadığını, herkes de var olan yaratıcı gücün kullanıldığı zaman keşfedileceğini kanıtlayan eğitimci sanatkâr kim? Aşağıdaki gazete yazılarının arasındaki minik sanatçılar kim? Yarınlar için öğrenmenin gerekliliğini savunanlar kimler? Çocuklarla çocuk olan, çocuk gibi yaşayan kim? Eğitmeyi, öğretmeyi, öğrenmeyi her şeyden fazla seven kim? KUANTUM DÜŞÜNCE TARZI felsefesini yaşam felsefesi haline dönüştüren sanatçı kim?. Toplumsal yaşamayı bireysel yaşamdan üstün olduğunu deneylerle kanıtlayan Türk kim?. Her zaman mutluluk burnunun dibinde olduğu halde görmeyenlerden olmayan KUANTUM FELSEFESİ düşkünü kim?. Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz düşüncesiyle hayatını yoğuran KUANTUM FELSEFESİ uygulayıcısı kim?. Kitap satırları arasından öğrenilemeyen bilgilerin, insan zekâsının henüz kullanmaya cesaret edemediği hisler sayesinde öğrenileceğine inanan fakir düşünür kim?. İletişimi kelimelerin dışında arayan duygularda, hislerde yaşayan paylaşımcı sanatçı kim?.Kim pozitif gelişim tekniğini,yaşamında uygulamaktan mutluluk hisseder? .Kimler yaşam koçluğu yapacak karaktere sahip olabilirler. Pozitif düşünceden söz ederken, saflıktan bahsedip duran, karakterlerini madde ile yoğuran duygu avcıları kimler. .Kimler kaybolmak üzere olan duyguları, kendi çıkarları uğruna kullanmaya çaba sarf eder.Menfaat perestler.Çıkar gurupları.Doğruları söylerken,doğruları uygulayamayacak seviyede olan tuzakçılar. Bana göre insan zekasını değişik amaçlarla kullanan sınıflar beş’e ayrılır. 1:Gerçek doğruları öğrenerek uygulayanlar sınıfı. 2:Gerçek doğruları öğrenerek uygulamayanlar sınıfı. 3:Gerçek doğruları öğrenmeye çaba sarf edenler sınıfı 4:Gerçek doğruları öğrenmek istemeyenler sınıfı. 5:Gerçek doğruları öğrenemeyenler sınıfı. Gelecek yazı,yukarıdaki başlıkların açılımı ile devam edecek.Siz gerçeklerin takipçileri iseniz,gerçekleri söyleyerek kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden kişiliklerden uzak durmanızı tavsiye ederim.Saygılarımla.Gerçek Kuantum Düşünce Grubu Kurucusu, Başkanı: Ahmet Nuray www.ahmetnuray.com ahmetnuray Yerleşim : Türkiye / İştanbul | Meslek : Sanatçı |
![]() | ![]() | ![]() |
![]() |
| ![]() |
![]() | ![]() | ![]() |
| ||||
Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz. | ||||
© 2000-2025 Koniks.com İletişim || Kullanım Şartları | Kurallar | Sitenin Kullanımı | Gizlilik | Yardım |