Böyle bir soruyla karşılaşınca şaşırmayan ve birkaç dakika susup hayatını gözden geçirmeyen kimse yoktur herhalde ! Bu soru insanı ne çabuk allak bullak edip bir “iç yolculuğa“ sürüklüyor değil mi ? Zaten aslında amaç da bu, insanın bir an için tüm rutinini bırakıp hayatını değerlendirmesi ve yürüdüğü yolun yönünü sorgulaması...
Çocukken hepimiz bol bol hayal kurmuş ve ilerde nasıl bir insan olmamız gerektiğine karar vermişizdir. Büyüyünce değişik projelerin içinde yer almış, kimi zaman bilinçli, kimi zamansa tesadüfen hayatımıza yön vermiş ve vermeye de devam ediyoruz. Aslında tüm mesele bu koşuşturmalar arasında sizin için en önemli olan proje “hayatınıza” ne kadar hayat
katıyorsunuz ? Kendi istekleriniz ve değerleriniz doğrultusunda mı yaşıyorsunuz ? Bir düşünün, kendiniz ile ilgili hayal ettiğiniz hayata ne kadar yakınsınız yoksa onu unuttunuz
mu ? Aslında kabul etmek gerekir ki hayatta bilinçli seçimler yapmadıkça hayatınızdan yeterince memnun kalmanıza olanak yok... Kısacası önce yolunu çizip sonra da çizdiğin yoldan ilerledikçe insanın iç huzuru ve genel mutluluğu da artıyor. Genç nesil Fransız yazarlarından, “Sujets Libres”in yazarı Clemence Boulouque’un da bir röportajında söylediği gibi: 10 sene sonra aynaya baktığınızda hayattan istediklerinizi elde ettiğinizi düşünecek misiniz ? yoksa:”Hayır istediğim bu değildi mi diyeceksiniz ? İşte bu yüzden kendinize sadık kalmak, amaçlarınızı unutmamak gerekiyor. “Keşke yapsaydım...” diye başlayan cümleler kurmak aslında çok kolay, kolay olmayansa bu cümleleri en aza indirgeyebilmek.
Hayatınıza renk mi katıyorsunuz, yoksa yeni bir angarya mı ?
Hepimiz monotonluktan sıkılıp hayatımıza bir takım değişiklikler yapma peşinde koşuyoruz. Büyük şehir hayatında seçenekler ve imkanlar gün geçtikçe artıyor. Uğraşlarımızdan başımızı kaldırıp ara sıra kendimize: “Hayatta yapmam gereken şeylere bir yenisini mi ekliyorum, yoksa yaşamıma renk mi katıyorum ?” diye sormak gerekiyor. Angaryalar veya “hayır” diyemediğimiz için yaptıklarımız aslında bizi bizden uzaklaştırıyor...Zaten hayatınızı istediğiniz doğrultuda yaşamanızı engelleyen en büyük etkenlerden biri de: “Kendi iç sesinize kulak tıkayıp, başkalarını memnun etme sevdası...”Hayatın belli dönemlerinde artan bu özelliğinizi dengelemek ve yeri geldiğinde hayır demeyi de bilmek kendinize sadık kalmanın temel kurallarından biri.
Kim olmak isterdiniz?: Hayalimdeki ben.
Evet ben artık hayalimdeki ben olmak istiyorum.
Ailemin, dostlarımın, akrabalarımın ve amirlerimin istediği ben değil hayallerimdeki ben olmak istiyorum.