Başarı Ve Mutluluğa Açılan Kapı - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

Başarı Ve Mutluluğa Açılan Kapı


Fahas
Üye

Toplam 506 yazı
12/01/2009 :  00:11:26 Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


"Sonsuza kadar yaşayana zaman her şeyi öğretir!"
Og Mandino

Sonsuza kadar yaşayamayacağımızı hepimiz biliyoruz. O halde öğreneceklerimizi şimdi öğrenmeye, öğrendiklerimizİ şimdi uygulamaya ne dersiniz?

Bakış açınızı genişletin.

Aynı yöne bakmaktan yorulmadınız mı?

Küçük ayrıntıları atlamayın, farkı yaratacak olan onlar değil midir?

Yenilmek için doğmadınız!

Zaman zaman yenilgilerle de karşılaşmamız mümkündür elbette. "Mesele düşürülüp düşürülmediğinde değil, yeniden ayağa kalkıp kalkamadığındadır.

Başarı orada çok yakınınızda sizi bekliyor. Sizin onu farketmenizi, onun için bir şey yapmanızı bekliyor. Bakmazsanız göremezsiniz ki!

Kapıyı açın!

Kapıyı aralayın, kapıyı açın. Bu kapı eskinin deneyimleriyle size yeni ufuklar sunacak olan bir kapıdır. O kapıyı açmanız gerektiğine inandığınızda sizi durdurabilecek hiçbir şey yoktur. Kapı istediği kadar sağlam olursa olsun yine de açılır, yeter ki siz isteyin. **a açılan kapı neden bize açılmasın ki. Yeter ki açmak isteyin.

Bir soru daha fazla sormayı unutmayın!

Bir soru daha fazla sorulduğunda öğrenilebilecekler ne kadar artar. Bir soru eksik sorma yüzünden bir çok şeyi kaybediyoruz. Soru sormasını öğrenmek ve sormak gerek.

Kaydettiniz mi?

Arşivleme alışkanlığımızı iyi geliştirmediğimiz için bir çok şeyi kaydetmiyoruz ve bu da bizim aynı şeyi defalarca aramamıza neden oluyor. Kaydetmek için sadece belleğimize güvenmememiz gerekiyor. Cebimizde sürekli bir kalem ve not alacak kağıtlar olmalı. Ajanda taşımayan bir kişi, ajandaya not alma becerisini kazanmamış bir kişinin işi kolay değildir. Kaydetmezseniz, kaybedersiniz.

Problem varsa çözecek olan sizsiniz!

Problemin olduğunu kabul etmezseniz, problemi çözemezsiniz. Önce kabul etmek, zorluk derecesini tahmin etmek ve çözüm için elimizdekilerin neler olduğunu saptamak, ve çözmemiz gereken ilk sorunun hangisi olduğuna karar vermemiz gerekir. Daha sonra da bildiklerimizi soruna uygula**** problemi çözmemiz gerekir. Sizinle ilgili problem varsa, bunu çözecek olan başkası değil, sizsiniz.

Danışmanınız var mı?

Yoksa hemen bulun!

Herşeyi kendi başımıza çözmemiz mümkün olmayabilir. Çevremizde bize yardımcı olmaya hazır binlerce, onbinlerce, milyonlarca danışman geziyor. Size yardımcı olacak olan danışmanı bulmak ve ona danışmak sorumluluğu size aittir. Danışmanınız varsa ona sorun, yoksa danışmanınızı bulun.

Her yerde öğren, herkesten öğren, her şeyden öğren!

Kimin öğrencisi olduğunuz da çok önemlidir. Öğretmeninizin sizi geliştirmek için sürekli kendisini geliştiren biri olması durumunda işiniz daha kolaylaşacaktır. Her zaman öğretmen rolünü oynamanıza gerek yok, öğrenciliğin de tadına varın. Zaten herkes birbirinin hem öğrencisidir, hem de öğretmeni.

Kıtalararası düşünmeye alışın artık!

Ufkunuz ne kadar geniş? Bulunduğunuz mekanı genişletme beceriniz var mı? Kıtalararası tanınan, önemsenen biri olabileceğinizi biliyor musunuz? Bunu gerçekten ister miydiniz? Eğer kıtalararası düşünmezseniz elbette bunu gerçekleştirebilmeniz mümkün değil. Sizin hangi özelliğiniz sizi kıtalararası tanınmışlığa yöneltebilir? Fark yaratacak ne yaptınız, ne yapabilirsiniz? İnternet çağının size sunduğu olanakları kavrayamadıysanız, başka hiçbir iş yapmayın: kavramaya çalışın.

Kazanmak için oyunda olmalısınız!

Herkes kazananların arasında olmak ister. Ama kazananların arasında olmanın ilk koşulu oyunun içinde olmanızdır. Atılacak gollerle kimse şampiyon olamaz. Atılan golleri ise oyunda olanlar atabilirler. Dışarıdan izlemek te bir yere kadar anlamlıdır. Ama yarışın içinde olmaya gayret edin, oyunda size de yer var.

Oyunun kurallarını öğrenin!

Oynayacağınız oyunun kurallarını bilmezseniz, faul yaparsınız. Kuralları öğrenin Oyunun kurallarını değiştirip yeni bir oyun da geliştirmek mümkündür. Ancak bu yeni bir oyundur ve onun da kendine özgü kuralları vardır. O halde kuralları öğretin.

Sorumluluk alın!

Sorumluluğu üstlenmediğiniz zaman kendinizi geliştiremezsiniz. Başkasını suçla**** bir yere varamazsınız, sadece kendinizi bir müddet oyalarsınız. Ancak sorumluluk aldığınızda bunun meyvelerini toplama hakkına sahip olabilirsiniz.

Durumdan vazife çıkartın!

İyi bir eylem adamı olmak için iyi bir gözlemci, izleyici ve harekete geçici olmanız gerekir. Tanımlanmış ve sınırları çizilmiş bir iş yerine zaman zaman kendinizi şaşırtma pahasına da olsa yeni önermelerde bulunun. Size iş buyurulmasını beklemeyin. Yapılacak o kadar çok şey var ki, sizin yapmanızı, sizin farketmenizi bekliyor. İşiniz mi yok, kendinize iş çıkartın. Paranız mı yok, para kazanın, dostunuz mu az, yeni dostlar bulun.

Hergün bir üniversite bitirin!

Artık tek başına bir diplomanın çok da fazla bir anlamı olmadığı gerçeğini kabullenin. O halde iki diplomanız olsun. O da yetmez aslında, yaşam okuluna girin ve hergün bir üniversite bitirin.

Diplomalar neticede sadece bir kağıt parçasıdır, kuşe ya da karton ama sonuçta yine de bir kağıt. Diplomanın hakkını verebilmeniz için diplomayı edinmek için verdiğiniz emeğin bin katını harcamanız gerektiğini unutmayın.


Bedeli ödenmeden elde edilen "başarı" gerçek başarı değildir!

Terlemeden, yorulmadan elde edilen başarı gerçek başarı değildir. Hiçbir gerçek başarı da rastlantıların eseri değildir. Sadece kendiniz için değil, insanlık için güzellilikler yaratarak elde edilen başarının peşinde olun. Başarı tek başına para, şöhret veya mevki sahibi olmak değildir. Hakkedilerek kazanılmış para, şöhret ve makamların peşinde olmalıyız. Başkasının mutsuzluğu pahasına elde edilen başarı sizden uzak dursun, siz de ondan uzak durun.

Kişisel tarihinize sahip çıkın!

Kendinize saygı duyabileceğiniz bir geçmiş armağan edin, arkadaşlarınıza da, anne babalarınıza da, eşlerinize de, çocuklarınıza da. Kişisel tarihinizi başkaları değil siz yazın. Aynaya baktığınızda gözlerinizin içine bakabilin.

Vazgeçilmez olun!

Kendinizi her zaman değerli kılın ki, kimse sizden vazgeçemesin. İşe biri alınacaksa o kişi siz olmalısınız. Eğer sizi işe almamışlarsa, o kişiler ileride pişman olsunlar. Kimse sizi işten atamasın, atarlarsa onlar pişman olsunlar. Becerilerinizi her zaman geliştirir ve ait olduğunuz yere, kuruma sunarsanız kimse sizden vazgeçemez.


Değerinizi yüze katlayın!

Değerinizi hergün artırın, yeni yolar keşfedin, yeni şeyler bulun, yeni şeyler öğrenin. Değerinizi her gün yüze katlayın. Bunu yaptığınız, bunun için çaba gösterdiğiniz zaman bunun hayal olmadığını, mümkün olduğunu göreceksiniz.

Yapılacak bir şey varsa, siz yapın, bugün yapın, doğru yapın!

Kullanılmayan, insanlığa sunulmayan bilginin ne anlamı olabilir ki? Bir şey yapılacaksa siz yapın. Yapılacak şeyi ertelemeyin, bugün yapın. Yapılacak şeyi doğru yapın. Başkasından beklerseniz bir türlü istediklerinize ulaşamazsınız. Sizin yapmayı düşünmediğiniz şeyi onlar neden yapsınlar ki? Ama siz yaparsanız, mutlaka fark edilecektir.

Aklınızdan geçenleri okumalarını beklemeyin!

Akıldan geçenleri okuyabilecek bir makine henüz icat edilmedi. Ne demek istiyorsanız, onu deyin. Herkes her olaya kendi gözlükleriyle bakar, bu da bir ölçüde doğaldır. İçinizde kalmasın söyleyin, hatta yazın.


Yaşamı bir proje, kendinizi de mimar olarak görün!

Yaşamı bir proje olarak görün ve projede kendi üzerinize düşenleri yapın. Yaşam projesi iç içe binlerce, milyonlarca, milyarlarca projeden oluşmaktadır. Hiçbir şey gereksiz ve boşuna değildir. Siz de gereksiz be boşuna değilsiniz. Her şeyin anlamı var, sizin de. Büyük projelerde yer alın.


"Herkes kendi geleceğiniz mimarıdır" İngiliz Atasözü


Hedefinizi netleştirin.

Hedefleriniz belirgin olmalı ki ona doğru yürüyebilin. Yürümek yetmez diye düşünüyorsanız koşabilirsiniz de. Ama belirlenmemiş bir amacın peşinden koşarsanız, o amaca ulaşıp ulaşmadığınızı bile bilmeden yaşarsınız. Belirgin bir yaşamı sürmek- fark edilen belirgin biri olmak istiyorsanız yaşamınızın amcanı, gerçek amacını saptayın ve ancak ondan sonra harekete geçin.

İmkansızı istemekten çekinmeyin!

İmkansız nedir? Aya gitmek de bir zaman imkansızdı? Elektrik te, telsiz telefon da, bilgisayar da bir zamanlar imkansızdı. Bulunulan zaman diliminde imkansız gibi görünen pek çok şeyin yarın gerçekleştirilebil ineceği konusunda artık bir fikrimiz var.

"Eğer birisi onu düşünmeseydi, başka birisi onun yapılabileceğine inanmasaydı, başka biri de yapmasaydı, dünyada göklere değecek hiçbir şey olmazdı."

Charles Kettering


Sıradanlığı kabul etmeyin!

Sıradanlığı kabul etmeyin, özgün olun, özgür olun. Fark yaratan bir kişiliğe sahip olmak için gereken bedelleri ödediğiniz zaman, istediğiniz bütün kapıların size açılacağını unutmayın. Dünyadan bu güne kadar milyarlarca kişi geldi geçti ama bizim aklımızda yer edenler sıradanlığı kabul etmeyenlerdir.

Bugün harekete geçin!

"Ertelemek insanın doğasında var" diye düşünebiliriz. Bu doğru değil. Ertelemek bazı insanların doğasında vardır. Siz bazılarından mısınız, bazılarından olmayı mı tercih ediyorsunuz? Siz "O" olun, herhangi biri değil "Birisi" olun. Olmak istiyorsanız harekete geçmeniz gereken an şu andır. Yarın değil, öbür gün değil. Kendinize ve insanlığa güzel bir gelecek armağan etmek istiyorsanız "ŞİMDİ" harekete geçin.

Hakkınızı savunun!

Sadece kendimize karşı değil, bizden önce gelenlere ve bizden sonra gelecek olanlara karşı da sorumluluğumuz var. Kendi hakkını savunamayan başkalarının haklarını da savunamaz.



Vazgeçmeyin!

Zaman zaman zorluklarla karşılaştığımızda hemen bir vazgeçme eğilimine gireriz. Çünkü kolay olan vazgeçmektir. Fakat hedefimize giden yolda, amaçlarımıza ulaşabilmek için kararlı bir şekilde, ısrarcı bir biçimde oyunun içinde kalmalıyız. Yeni yöntemler denediğimizde belki de sorunu çözebileceğiz. Belki yeni danışmanlıklar aldığımızda sorunu çözebileceğiz. Vazgeçmek te bir yöntemdir ama tüm seçenekleri denedikten sonra ve iyice karar verdikten sonra başvurulması gereken bir yöntem.



Ağlayacağınız kaç omuz var?

İnsan tek başına her şeyin üstesinden gelemez, diğerleriyle yaşamak zorundadır. Sizi anlayacak, sırlarını açabileceğiniz kaç kişi var? "Dostum" diyebileceğiniz kaç kişi var?



Koyun olmadığınızı ilan edin!

Sürü psikolojisiyle hareket etmek istemeyenlerin, sürünün dışına çıkması, bunu ilan etmesi, hal ve davranışlarıyla da bunu göstermesi gerekir.


Bunu gösterebildiğiniz ölçüde size "Koyun" muamelesi yapmayı akıllarına bile getiremeyeceklerdir.



Çözümün bir parçası olun!

Problemin değil, çözümün bir parçası olmak gerek. En azından kolaylaştırıcı olarak sorunların çözümünde söz sahibi olabilirsiniz.



Her zaman anlaşılmayı beklemeyin!

Bir yazar "Anlaşılmak bir lükstür." der. Her zaman başkasının sizi anlamasını beklerseniz, herkesin sizi anlamasını beklerseniz hiçbir şey yapmamanız ve sürekli beklemeniz gerekir. Tarihteki ünlü kişileri, icat yapan bilim adamlarını ve ünlü sanatçıları düşünün; anlaşıldılar mı acaba? Ya da ne zaman anlaşıldılar?



Bu hafta 10 yeni kişiyle tanıştınız mı?

Her gün yeni insanlarla tanışmak size yeni fırsatlar sunabilir. Her insanın bir zenginlik olduğunu kabul ederseniz, siz de bu zenginlikten nasibinizi alabilirsiniz


Bu geceyarısı ölebilirsiniz.. O halde gece yarısına kadar çalışmaya ne dersiniz?


Nasılsa günün birinde herkes ölecek, ama öldükten sonra da isminizi yaşatacak şeyler yapabilirsiniz.




Her zaman sizi geliştirecek ortamlarda bulunun!

Doğru yerde, doğru zamanda, doğru kişilerle olmak... Sizi geliştirecek, gelişiminize katkıda bulunabilecek kişilerle olmanın yollarını bulun. Belki de her ortam insana bir şeyler verir, ama size en çok katkı sağlayacak, sizi en çok geliştirecek ortamları seçin.



Hazır olun!

Bir İngiliz atasözü "Şans hazır olan beyinlere güler!" diyor. Siz hazırsanız istediğiniz, arzuladığınız bir çok şeyin size doğru geldiğini göreceksiniz. Hazırsanız ayrıntıları fark edebilecek ve fark yaratabileceksiniz.



Başarıdan saklanmayın!

Bazılarının en büyük korkusu başaramamak değil midir; onlar zaten başarısızlığı baştan kabul etmişlerdir. Başarmaktan korkmadan cesurca hamlelerde bulunun. Başarı, çok yakınınızda, belki de sizin ona bir adım kaldığınız yerde.. fakat vazgeçmezseniz ona ulaşabileceksiniz. Geri dönüp uzaklaşmayın. Başarıyı bütün kalbinizle beyninizle isteyin.



Hizmet edin, size dönecektir.

Yapacağınız bütün çalışmaların er geç semeresini alacaksınız. Yaptığınız her hizmet size geri dönecektir. Bazen alkış olarak, bazen onaylayıcı bir bakış olarak, bazen de size yeni fırsatlar olarak. Sizden daha az şanslı olanlara sürekli hizmet edin, hem de ekonomik karşılık beklemeden. Ekonomik bir getirisi yok diye düşündüğünüz şeylerin bile size orta ve uzun vadede geri dönüşleri olacaktır.



Başarı roketinizi ateşlemek için bir onaya gerek yok!

Başarmaya karar vermesi gereken bir başkası değil, sizsiniz. Başkasından onay almak durumunda değilsiniz. Başkalarından alacağınız rüzgar, ateş olabilir ama kararı verecek olan sizsiniz.



Yaşamı coşkulu ve heyecanlı bir oyuna çevirmek kendi elinizde!

Olumlu gözlüklerle bakarsanız yaşamı olumlu, olumsuz gözlüklerle bakarsanız olumsuz göreceksiniz. Yaşamın her anını bir öğrenme fırsatı olarak algıladığınızda, öğrenmekten de zevk duyan bir kişi olduğunuzda her an yeni bir şeyler öğrenmeye hazır biri olarak heyecan duyacaksınız.



Usta öğretici, usta öğrenici olun.

Öğrenmekte de, öğrenmekte de usta olun. Öğrenmekte usta olun ki, bilgiye en kısa zamanda, en doğru kaynaktan edinebilin. Size öğretilmek istenenden daha fazlasını da bu şekilde öğrenebilirsiniz. Öğretmekte usta olun ki, sizi rehber olarak alıp, adınızı olumlu anacak öğrencileriniz olsun.



Yaşama değer katın, katkı koyun!

Sizin için olsa da olur, olmasa da diye düşünmesinler. Varlığınız ile yokluğunuz arasında fark olsun. Yaşamın size sunduğu armağanlara siz de katkı ko****, yaşamı anlamlandırarak karşılık verin.


Sahnedeki yerinizi alın...



Başarı kürsüsünde size de yer var!

Seyirci koltuklarında bir anlamı var ama siz sahneyi tercih edin. Yaşam sahnesinde sürekli izleyici olarak değil, katılımcı olarak yerinizi alın. Başarı kürsülerinde ise hakettiğiniz ölçüde size yer var. Yaptığınız işin en iyisi olma isteğiniz devam ettiği sürece başarı kürsüsünde sizin için ayrılan yere en kısa zamanda çıkabileceğinize inanın.



Bugün değilse ne zaman?
Sen değilsen kim?

Sürekli ertelemek size ne kazandırabilir ki? Nasıl olsa yapacaksan, şimdi yap. Yapılması gereken şeyi yapabileceklerden biri de sensen, sen yap! Başkası ya yapar, ya yapmaz... O halde sen yap ki başarmanın haklı gururunu da öncelikle sen taşı.


"Bundan öncekiler önsözdü!" diyerek;


bugünün bundan sonraki ömrünüzün ilk günü

olduğunu

ve

yapabiliyorken dans etmeyi


UNUTMAYIN!
Mutluluk dışarıdan elde edilecek bir hal değildi.
Mutluluk ancak içimizden dışımıza taşacak bir hal olabilirdi.
Mutluluk bir koşula bağlanamazdı,
onun bir adı yoktu.
O değişmez olmalıydı, o her halde ve her yerde var olmalıydı.
O bir huzur haliydi.
Her ne olursa olsun hiç bozulmayan, azalmayan ya da artmayan bir duyguydu.
O gün tüm bu hali içinde barındıran yeni bir kelime öğrendim.
Sevgi.

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Öğretim görevlisi / Asistan
EMIR CONCEPT
Yeni Üye

Toplam 14 yazı
12/01/2009 :  10:58:21  Alıntı
Bu güzel ve faydalı yazıyı bizlerle paylaştığın için teşekkür ederim. Bu tür yazıları saklıyorum ve enerjim azaldığında bunları tekrar tekrar okuyorum ve hayatımda pratiğe çevirmeye çalışıyorum. Ayrıca ufak oğlum büyüdükçe bunları yavaş yavaş ona aktarmak istiyorum.

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : İthalat / İhracat
69egzotik
Yeni Üye

Toplam 11 yazı
12/01/2009 :  14:14:04  Alıntı
Hocam gerçekten güzel bir yazı bu gergin günlerde bize biraz olsun moral ve motivasyon sağladınız
teşekkür ederim.

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Ticaret
Fahas
Üye

Toplam 506 yazı
12/01/2009 :  16:05:56  Alıntı


Güzel sözlerinizi okumak beni çok mutlu etti.
Ben de okuyup, okuduğunu anlayabilen sizler gibi güzel insanlarla aynı platformda olmaktan duyduğum mutluluğu belirtmek istedim.
Teşekkürler..
Mutluluk dışarıdan elde edilecek bir hal değildi.
Mutluluk ancak içimizden dışımıza taşacak bir hal olabilirdi.
Mutluluk bir koşula bağlanamazdı,
onun bir adı yoktu.
O değişmez olmalıydı, o her halde ve her yerde var olmalıydı.
O bir huzur haliydi.
Her ne olursa olsun hiç bozulmayan, azalmayan ya da artmayan bir duyguydu.
O gün tüm bu hali içinde barındıran yeni bir kelime öğrendim.
Sevgi.

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Öğretim görevlisi / Asistan
Zexxon
Yeni Üye

Toplam 17 yazı
12/01/2009 :  19:19:09  Alıntı
Elinize saglik, ne guzel yazmissiniz,tebrik ediyorum!

Yerleşim : İspanya / Madrid  |  Meslek : Yayıncılık
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

3.03 saniye.
06:14:21, 20 Nisan 2024, Cumartesi

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım