Uzuvların Değeri - Koniks.com

Koniks.com
Kullanıcı adı:
Şifre:
Şifremi hatırla


    Ana Sayfa          Forumlar          Arama          Yardım           Kayıt Ol

Uzuvların Değeri


dirmil15
Yeni Üye

Toplam 83 yazı
11/01/2009 :  21:47:23 Bu yazıdan alıntı yaparak yorum yaz Alıntı


Yıllar önce sol bileğim kırılmıştı. O günler benim için çok zor geçmişti. Ailemden uzaktım, bekârdım, yalnızdım. O günleri hatırladıkça çok zoruma gider. Nasıl gitmesin?

En basit işimi bile görmekten acizdim. Ütü yapmak, yemek yapmak gibi önemli ve günlük işlerimin ne kadar zor olduğunu yaşadım. O günleri ben dâhil kimsenin yaşamasını asla istemem.
Zorlukları, imkânsızlıkların ne kadar zor olduğunu birebir yaşadım. Hani insanların çok önemsiz dedikleri uzuvların ne kadar değerli olduğunu anlıyor insan.
Çoğumuz der ki veya zanneder ki sol elimizin fonksiyonu yok. İşte öyle değil, uzuvlarımızın hiç birinin eksikliğini Allah kimseye yaşatmasın. O kadar zor ki, alışılmış hayattan o organın yokluğuna alışmak.
Alışılmıyor zaten, kabullenmek çok zor. İnsanların değersiz gibi gördüğü tüm üzerindeki nimetlerin eksikliğine katlanmak mümkün değil.
Halk arasında en önemli duyu organı olarak göz görülür. Evet, gözümüz çok değerli. Yokluğuna zor dayanılandır. Lakin geniş düşününce insanımız bizde ne değerli varlıklı kılan rabbimizin verdiklerinin değerini bilememişim diye itiraf ediyoruz. ,
Önemli olan üzerimizde olan değerlerin, zenginliklerin farkında olmaktır. Farkında olmak için illa ki, mahrum kalmamız mı gerekiyor diye sormadan edemiyor insan.
İçinde bulunduğumuz verilen birçok zenginliğe sahip çıkmaktır mesele. Sol elden konuyu açtık. O iki elle yüz yıkamanın zevkini ne kadar özlediğimi bilirim. Ben anlarım der bazı insanlar bu tür mevzuular dinlemekle, bilmekle olmaz.

Yaşayan insan bilir. Seni anladım diyebilmenin sırrı yaşamış olmak gerekir. Sıkıntının ne kadar zor olduğunu yaşayan bilir.

Gerisi yaşamadan anlarım demek laf kalabalığından başka bir şey değildir. Ben o zaman sol bileğim kırıldığında musluğun başına geçeceğim uzun süre yüzümü defalarca yıkayacağım diye söz verdiğimi hatırlıyorum.

Niçin verdim? Gayet açık iki eli kavuşturarak yüzün yıkanmasının zevkinden mahrum kalmaktı sebebi. Onun için hiç gerek yokken bile musluklarla o gündür, bu gündür dostluğum çok arttı.
Aklıma gelince o zor anlarım hemen inerim muslukların bulunduğu mekâna veya aşağıda bulunuyorsam çıkarım üst kata doyuncaya kadar yüzümü yıkarım. İki elimi doyasıya yıkarım. Bu kadar önemli mi senin için diyenlere evet benim için o iki elle birlikte yüz yıkamanın hasretini kısa sürede olsa çektim, özlem duydum.
Sıkıntısını yaşadığım için uzuvlarımızın değil en küçük doku, deri, tırnağın küçük parçasının bile değerinin farkında olmaya çabalarım. Tırnak dedim de aklıma geldi.
Bu gün tırnağımı kestim diyelim. İlmik atılan ip veya ayakkabı bağcığını çözmekte ne kadar zorlanırız. Çok kolay çözdüğümüz ipi düğümü çözmemiz imkânsız olur.
Birazcık tırnağımız olsa da kolayca ipin düğümünü çözerek işimizi halledeceğiz, tırnak yoksa yapacak alternatif yöntemler kullanmamız icap eder.
Demek ki ya bu tırnak olsa da olur, olmasa da olur deme gibi lüksümüz yok. Hepimiz bu tür sıkıntıları yaşamışızdır. Tüh tırnağımı kesmeden önce işi halletseydim deriz.
Eşimiz talep etse biraz da kızarak deriz ki beş dakika önce söylesen ne olurdu sanki? Tam tırnağımı kestim işleri söyledin deriz. Bu kadar ayrıntıya lüzum var mı? Bence azın kıymetini bilmeyen, çoğun değerini hiç bilemez. Aza şükret ki, az, çok olsun.
Organlarımızın eksikliğine katlanamayacağız, o halde kıymetini bilelim.
sevgi- saygı- hürmet

Yerleşim : Türkiye / Burdur  |  Meslek : Öğretmen
Fahas
Üye

Toplam 506 yazı
11/01/2009 :  23:50:21  Alıntı
.
Mutluluk dışarıdan elde edilecek bir hal değildi.
Mutluluk ancak içimizden dışımıza taşacak bir hal olabilirdi.
Mutluluk bir koşula bağlanamazdı,
onun bir adı yoktu.
O değişmez olmalıydı, o her halde ve her yerde var olmalıydı.
O bir huzur haliydi.
Her ne olursa olsun hiç bozulmayan, azalmayan ya da artmayan bir duyguydu.
O gün tüm bu hali içinde barındıran yeni bir kelime öğrendim.
Sevgi.

Yerleşim : Türkiye / İstanbul  |  Meslek : Öğretim görevlisi / Asistan
 

Mesaj gönderebilmek için öncelikle giriş yapmış olmanız gerekmektedir.

Henüz kayıt yaptırmadıysanız buradan üye olabilirsiniz.

Üye olarak:

  • Yeni yazılar gönderebilir,
  • Varolan yazılara yorum yapabilir,
  • Arkadaşlarım, favorilerim, kişisel mesajlaşma, haber merkezi, dosya merkezi, online üyeler gibi pek çok yardımcı araçlardan yararlanabilirsiniz.

» Hemen üye olmak için tıklayınız.


 

1.75 saniye.
09:51:16, 25 Nisan 2024, Perşembe

Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.

Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.

© 2000-2024 Koniks.com İletişim   ||   Kullanım Şartları   |   Kurallar   |   Sitenin Kullanımı   |   Gizlilik   |   Yardım