Merhaba,
Tutucu olduğumuz ve hala prim verdiğimiz noktalar; yeni bilgiler, yeni stratejiler olmasına rağmen uzun süredir eğitim alanında varolan klasik bilgilere sıkı sıkıya tutunuyor olmamız. Bununla birlikte bu bilgiler değerli bilgiler. Ancak günümüzde çok daha etkili bilgiler olmasına ve bu etkili bilgilerle geliştirilerek çok daha etkili olabilecek bilgilerin orjinallerine prim veriyoruz.
Örn; Beden Dili...Arkasına yaslanarak oturmayan bir insan bulunduğu ortamdan rahatsız olan insandır gibi bilgilere hemen hemen herkes aşinadır.
Bununla birlikte arkasına yaslanıp oturmayan insan Görsel İnsandır. Yani Görsel Temsil Sistemini ağırlıklı olarak kullanan insandır. Arkasına yaslanarak oturan insan ise Dokunsal Temsil Sistemini aktif olarak kullanan insandır. Bir müşteri temsilcisi satış yaparken, bir şeyi tanıtırken v.s. öne doğru eğilmiş oturan bir insanın rahatsızlık duyduğunu düşünüp, ona güven verecek bilgileri aktarmaya çalışmalıdır (!)
Oysa Öne doğru eğilerek oturmuş bir insana satışı yapılan mal veya ürünle ilgili görsel bilgiler aktarmalı, görmek fiili yüklü cümleler kurmalı yani kişinin temsil sistemine hitap etmelidir...
El sıkışmak da aynı süreçlerden geçer. Sıkı sıkı tokalaşan bir insan kendisine güvenen insandır. Doğrudur. Ama her zaman değil...
Bunları ifade etmek istemiştim...
Umarım açabilmişimdir